MENÜ

Tanımadığım bir kız!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İki kız, kendi aralarında konuşuyordu. Ekonomi üzerine eğitim aldıkları için, konuşmaları da elbette uzmanlık (!) alanları üzerineydi. Kızın biri dedi ki, o çirkin, şımarık, son derece itici olan bir telaffuzla;
- “Yaaa okudun muuu... Enflasyon fırlamııış... Borcumuz katlanmıııış, milyar dolar olmuş...”
Diğeri, bilirkişi konumunda ve aynı iticilikte;
- “Anlayamadığım bi şi var! Bizim ülkenin darphanesi yok mu yaaaaa... Bassınlar parayı, ödesinler borcu, indirsinler enflasyonu...”
Daha alık olanı, çok bilmiş bir edayla yanıtladı kankasını!
- “İyi de kızıııımmm... Darphanede lira basıyorlar... Bizim borç dolar amaaaaa...”

Bu kızlarımız okuyacak, büyüyecek ve bu ülkenin ekonomisini düzeltecek işte...

Yıllar yıllar önceydi... Beşiktaş altyapısından küçücük bir çocuk, Barcelona’ya transfer oluyordu. Olmadı, gidemedi çocuk... İnönü’de gittiğim her Beşiktaş maçından çok iyi biliyorum ki, müthiş bir yetenekti. Birçok taraftar, maçın ilk 45 dakikasını hikayeden izliyor, devre arasını bekliyordu. Çünkü hakem düdüğü çalıp, takımlar soyunma odasına gittiğinde, henüz futbol topu kadar olan bu çocuk sahaya çıkar, muhteşem bir resital veriyordu.

O gün bu gündür bekliyoruz Muhammed’i... Geçen günlerde bir de baktım, manşet olmuştu. Ne futbolu ne de attığı golle değil maalesef... Gece kulübünde bir kızla görüntülenmişti ve internete düşen fotoğrafın üzerinde, “Beşiktaşlı Mami kardeşim sudeyle” yazıyordu, yanına da kırmızı kalpler konulmuştu.

Gencecik adam, izin gününde çıkar dışarıya, yapar alemini... Bana ne! Benim takıldığım da bundan sonrası zaten...
Genç kardeşim; kendini aklamak için şunları yazmış sosyal hesabından:

- “Tanımadığım bir bayanın benimle fotoğraf çektirmek istemesi üzerine çekilmiş bir fotoğrafın böyle yayınlanması, beni ve ailemi çok üzdü...”
İyi de kardeşim Mami; kızın memeleri neredeyse ağzına girecek, koala gibi sarılmış sana ve dudaklarıyla öpücük veriyor. “Tanımadığım bir kız” diyorsun!

De ki, “Gencim, izin günümdü, gittim, eğlendim. Bir daha 20 yaşında olamayacağım. Yine de hataysa bu özür dilerim...”
Buna saygı duyulur işte...

Haberin olsun; Sen inanmasan bile biz halâ bekliyoruz: Barça’nın kapısından dönen Mami büyüyecek, yıldız olacak ve milli takımda bizi coşturacak.

Gecenin bir vakti işten çıkmış, eve gitmişim... Günün yorgunluğu üzerimde... Şortumu, tişörtümü giyip televizyonu açtım. Bu arada arkadaşlar mesaj yağdırıyor, bir programda benim bir hafta önce yaptığım haber yayınlanıyormuş. Açtım, baktım... Bizim gazetenin küpürleri gösteriliyor, ama dikkatle Fanatik yazısı silinmiş şekilde... Benim yazdığım haber okunuyor, kelimesi kelimesine, noktası virgülüne... Sayfada her şey aynen duruyor, ‘Fanatik’ logosu ve benim imzam silinmiş sadece! Bu arada sürekli ‘Amatör futbolda taciz skandalı’ diyor o ürkütücü ses tonuyla bir adam ve klasik televizyon efektleri; ‘dan, dan, dan...’

Konuşmacılardan biri, “Bu gazetede yayınlanmış, değil mi” diyor. Solaryumdan çıkıp ekrana yapışan moderatör bey, konuyu geçiştiriyor... Futbol topunu görse bomba sanacak olan, ama Dünya üzerindeki her konuda bilgi sahibi olduğunu zanneden ve ülkeyi kendi başına yönetebileceğini düşünen yorumcu, “Tebrikler kardeşim, büyük bir gazetecilik başarısı” diyor.

Ya sabır çekiyorum, bekle diyorum, bulaşma diyorum. Ve dayanamayıp mesaj atıyorum solaryumdan çıkıp ekrana yapışan moderatöre; “Bu haberi bir hafta önce ben yaptım, gazetemde yayımlandı. Devamı konusunda bilgi isterseniz, üç gün de devamını yayınladık. Sonraki gazetelerde, ayrıntıları bulabilirsiniz.”

Aktif olarak kullandığı numaraydı bu ve gördüğüne eminim. Çünkü kendileri, telefonlarıyla TFF Başkanları’nı bile canlı yayına alabilen yüce insanlar!
Bir kez bile gazetemden bahsetmediler.

Sonra çıkıp “Benim emekçi kardeşlerim” dedi solaryum güzeli moderatör bey... Önceki gece, eski çalıştığı TV kanalını suçladı! Emek hırsızlığı yaptığı programın devamında, “Emek hırsızlığı yaptılar” demeye getirdi!
‘Emek’ kelimesi utandı!

Gazetecisi, futbolcusu, ekonomisti bu işte ülkenin... Yönetici kısmına hiç girmedim dikkat ederseniz! İlhan babadan başlasak, biter mi bu yazı!
İyi ki Demba Ba var, Kuyt var, Sneijder var, Erkan Zengin var. İyi ki Olcay Şahan var, Alper Potuk var, Selçuk İnan var, Cardozo var. İyi ki Rıza Çalımbay var, Mehmet Özdilek var, Abdullah Avcı var.

İyi ki varsınız ve artık çoğalmalısınız iyi adamlar!

YORUM YAZ