MENÜ

Dil yarası!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Aziz Yıldırım ile Fikret Orman arasında geçen diyalogları görünce aklıma geldi. İyi bir hikayedir, mevzuyu tam anlamıyla anlatır, ama biraz derin okursan canını acıtır.
Yazıdaki hedef ne Yıldırım ne de Orman aslında... Maalesef toplumumuzda kanaat önderi olarak gördüğümüz pek çok kişi aynı durumda...

Adamın birinin, babadan yadigâr antik ipek bir halısı varmış. Durumu pek de iyi değilmiş, bu nedenle satmaya karar vermiş. Çevresinde kim varsa göstermiş, fakat bir tane bile alıcı bulamamış.
En sonunda bir tanıdığı, böyle tarihi eserleri toplayan zengin bir adam olduğunu söylemiş ve isterse kendisini ona götürebileceğini ifade etmiş.
Adam büyük bir mutlulukla yola çıkmış. Kafasında büyük hayaller, elinde babadan yadigâr halısı ile...
Sonunda köşke varmışlar. Zengin adam halıya şöyle bir bakmış ve sormuş: “Buna kaç para istiyorsun?”
Gariban cevap vermiş: “100 altın...”
Hiç tereddüt etmeden 100 altını vererek halıyı kapan zengin adam, işini sağlama aldıktan sonra garibana dönmüş ve sormuş: “Bu halının kaç para ettiğini biliyor musun?”
100 altın kazandığı için sevinçten havaya uçan gariban, güle oynaya “Hayır” cevabını vermiş.
“En az 3 bin altın eder” diyen zengin, “Peki sen neden 100 altına verdin” diye sormuş.
Gariban mahsun bir ifadeyle yanıtlamış: “Bayım, beni bağışlayın, bildiğim en büyük rakam 100!”

Türk Dil Kurumu’ndan yapılan açıklamaya göre, 1945’te çıkarılan sözlükte 20 bin kelime varken, 1998’de çıkarılan sözlükte 75 bin sözcük varmış. Güncel Türkçe sözlükte ise bu rakam 111 bin 27’ye yükselmiş.
Hâl böyleyken, TÖMER Bursa Şubesi Türkçe Bölüm Başkanı Halil Çağlar’ın iddiasına göre, Türkiye’de insanlar günlük hayatta 400 kelime ile konuşuyor.
Bir insan;
Dakikada 150-200 kelime konuşabiliyor,
Dakikada 200-250 kelime okuyabiliyor,
Dakikada 1300-1800 kelime düşünebiliyor.

Gerçekler bu... Peki
bizim gerçeklerimiz neler?
“Gol ya da goller atıp puan ya

da puanlar kazanmak istiyoruz.”
“Çok istedik, olmadı. Artık önümüzdeki maçlara bakıyoruz.”
“Bugüne kadar hiç hakemler hakkında konuşmadım, ama artık yeter.”
“Benim gol atmam değil, takımımın kazanması önemli.”
Bu sözleri hepiniz milyonlarca kez duymuşsunuzdur. Çünkü bizim ligimizde muhtemelen 100 kelime ile konuşuluyor!
Başkanların düellosundaki seviye neydi;
“Vallahi bir konuşursam...”
“Ben o işleri 13-14 yaşımda bıraktım...”

27’si bile yetermiş aslında...
111 bin kelimeye ne gerek var!

YORUM YAZ