MENÜ

Sadece gollere bak!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Tümer ya da Sergen sahada olduğu müddetçe Beşiktaş’ın pas organizasyonu üst düzeyde. Olmayınca, işler Allah’a kalıyor... Ne yazık ki, Beşiktaş’ta öyle bir defans kurgusu var ki, ne kadar fizik güçleri ikili mücadelelerde iyi olursa olsun, Toraman’ın dışında ‘topu stop’ eden yok. Zaten topu da kontrol edemeyince, yaradana sığınıp, rakip ceza alanına yolluyorlar. Orada da İbrahim Akın ile Ahmed Hassan topla kavga edince, rakip de rahat bir şekilde topa sahip oluyor. İşte bu anlayış içinde Beşiktaş’ın bütün sıkıntı yaşadığı dakikalar, ilk golü bulana kadar. Bulduktan sonra, rakip de kabak çiçeği gibi açılıyor, İbrahim Akın da, Ahmed Hassan da, Kleberson ve daha sonra oyuna giren Youla da geniş alan bularak, hem pozisyon, hem de skor zenginliği yakalıyor. Beşiktaş’ın avantajı Ersun Yanal’ın rakibi karşılarken, taktik faullerine yeltenmesi ve burada da Yılmaz’ın biraz daha fazla rakibi ısırması, hem sahaya, hem de tribüne Beşiktaş adına hırs getirdi. İbrahim Akın’a tavsiyem; Dün mükemmel oynadı, harika bir gol attı, müthiş bir gol pası verdi... Ancak Kleberson’un defansın arkasına atılan toptaki gol vuruşu becerisini, defalarca izlesin. Ayıp değil, daha genç, Beşiktaş’ın da geleceği, öğrenecek... 60. dakikadan sonra oyuna Youla ve Pancu girdi. İyi de oldu. Hangi yönde? Neden kulübede ya da tribünde olduklarını iyi idrak etmeleri için. Düşünmeliler... Pancu, “Ben 2,5 senedir bir şey oynamıyorum, neden?” demeli. Youla ise gece ile gündüzü karıştırdığından ne yaptığının farkında değil. İşin farkına bu formayı sırtlarından çıkardıktan sonra çok daha iyi varacaklardır kanısındayım. Ama Beşiktaş’a ekonomik olarak çok zarar verdiler, çoook...

YORUM YAZ