Rahat uyu!

Bursalı kongre üyesi vatandaşın gözü aydın! Yaptığı hamlenin meyvesini almanın mutluluğuyla bu gece rahat uyumuştur. Hoş, yargının önünde attığı pisliğin hesabını nasıl verecek, kendisini hangi somut delille savunacak, çok merak ediyorum. Ama maalesef Türk futbolunda bu tür kirlilikler prim yaptığı sürece, biz bunları daha çok göreceğiz. Önemli olan futbol kulüplerinin değil, yönetimin, kongre üyesi alırken bile dikkat etmesi gerektiğini gösteriyor bu kötü örnek. Koskoca Bursa camiası, böyle kontrol mekanizmasından yoksun, her ortaya çıkanın gelişi güzel konuştuğu bir camia olamamalı. Dün Rize’de gördük ki, Beşiktaş aslan gibi oynadı ve 1-0 yenilgiden maçı kazandı. Doğrusu da buydu bence...
Sahaya çıkan Rizespor 11’ine baktığımızda, bazı futbolcuları tanımakta zorluk çektik. Teknik direktör Erdoğan Arıca; sakatlar, cezalılar ve kadro dışı kalan oyuncular nedeniyle genç bir kadro sahaya sürmüştü. Mustafa Çiçek’in golü, ‘aranan kan’dı ev sahibi ekip için. Ancak hesapları altüst eden ise, tam devre biterken gelen Beşiktaş golüydü. Eğer ilk yarıda soyunma odasına Rizespor önde gidebilseydi, dün sahadan en bir puanla ayrılabilirdi.
İkinci yarıda kadro ve kalite farkı ağır bastı, oyuna sonradan giren Delgado şık bir vuruşla Beşiktaş’ı öne geçirdi. Bu gol öncesi yardımcı hakemin gözünden kaçan önemli bir pozisyonu da vurgulamak gerek. Taca çıkan topa ‘devam’ diyen yardımcı hakem, bir anlamda Beşiktaş’ın ikinci golünün de hazırlayıcısı oldu. Ayrıca maçın hakemi Bülent Yıldırım’ın bol bol İngiltere Ligi’ni izlemesini tavsiye ederim. Öyle eyyam fauller çaldı ki, inanılmazdı. Hem de böyle gergin ortamda bu kadar centilmen futbolculara rağmen. Rizespor kümede kalma yolunda önemli bir darbe yedi. Karadeniz ekibinin artık ligde kalabilmesi için, kalan 3 maçını da kazanması lazım...