MENÜ

Yabancı kalmadık!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Cumartesi’den Salı’ya ilk 11’de 7 değişiklik yapabiliyorsan, yani iki farklı takım çıkarabiliyorsan yabancı sayısından kaynaklı bir sorunumuz olmadığını da tasdiklemiş oluyorsun Sayın Lucescu... Şu Hırvat kadromuz neden Ukrayna’da sahaya çıkmaz diye insan hayıflanıyor doğrusu. Aklın yolu bir, gereksiz tartışmalarla koskoca ülkeyi futbola yabancılaştırmak yerine formda oyuncuları sahaya sürdüğünüzde rakip Hırvatistan bile olsa bambaşka bir performans çıkıyor ortaya.

Umut varsa hayat var

Oğuzhan, Nuri ve Hakan’ın orta üçlüde topa sahip olması Hırvatistan karşısındaki en doğru hamleydi. Belki silip süpürmedik ama topun bizde umduğumuzdan biraz fazla kalması Hırvatlar’ı düzenlerinin dışına çıkardı. Bunda duran top organizasyonlarında ikinci topa gidip Modriç ve Kovaçiç’in bağlantısını kesmenin rolü büyüktü. Grubun en hızlı takımına karşı kontrataklar versek de sağ bekteki Kaan Ayhan tercihi geri koşularda bizi hep dinamik tuttu. Şimdi İzlanda’yı içeride yenip Finlandiya’da finali kazanarak şansımızı son saniyeye kadar taşıyabiliriz. Yine bir ‘umut varsa hayat var’ dönemine hoşgeldiniz...

Basketbol örnek olsun

12 Dev Adam’ın maçlarını izlerken insanın kalbi yerinden çıkacakmış gibi oluyor. Hırs, mücadele, azim ve elbette ruh... Yenilsen de yensen de seninleyiz diyebildiğimiz bir Basketbol Milli Takımımız var. Tarihimizin en yetenekli kadrosu değiller hatta sonlara bile koyabiliriz. Ama kaybedilen bir maçtan sonra Ufuk Sarıca’dan başkan Hidayet Türkoğlu’na kadar herkes gerçekleri konuşuyor, mazeret üreten yok, yabancı kuralını ağzına alana rastlamıyorsunuz. Basketbolu doğrudan sahadan gelen, her biri efsane ve bir o kadar da kendini yetiştirmiş basketbolcular yönetiyor. Futbolu iş adamları yönettiği için son 12 yılda 8 kez yabancı kuralı değişiyor. Sorunu biraz sahadakilerle tartışmak kalıcı çözüm için iyi bir yol olabilir.

YORUM YAZ