MENÜ

İşin sırrı Yusuf'un gözyaşları

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İlk tercih diye düşünülebilecek, Ersun Yanal’ın isteğiyle alınan Güray, İbanez ve hatta daha önce burada oynamış Yusuf Erdoğan varken, Mustafa Akbaş’ın sol bekte başlamasının bir hükmü kalmamıştır... Castillo, İbanez, Onazi gibi yeni transferlerin oynamaması -ki bir sistem oturacaksa ve bu isimler belirleyiciyse mutlaka birlikte oynama süreleri en üst seviyeye çıkmalı- sonra konuşulacak şeyler haline gelmiştir... Yeni stada taşınılacağı için ‘olmasa da olur’ gözüyle bakılan zeminin rezalet hali de günün konusu olmaktan çıkmıştır... Ve hatta taraftarın uzun zamandır takımını tribünde izleyememiş olmasına; başkanın, “10 bin kombineyi bulduk” açıklamasına rağmen Avni Aker’in boş değil bomboş kalması bile çabuk unutulacaktır...

Kazanan haklıdır

Yusuf Erdoğan’ın son saniyelerde kullandığı serbest vuruşun Konyaspor ağlarına değdiği andan başkası dün gecenin öznesi olamaz. Kazanan haklıdır, Ersun Yanal da haklıdır, uzun süre kör dövüşü izleten futbolcular da...

Futbolcular ne demişti?

Çok önemli bir başka nokta ise Yusuf Erdoğan’ın golden sonraki gözyaşlarıdır. Hafta içinde konuştuğum Trabzonsporlu futbolcular özetle şunu diyordu: İyi oynuyoruz, mücadele ediyoruz, ancak golü bulamayınca geriliyoruz, panik oluyor, çok çabuk kırılıyoruz. Eğer bir patlama yaşarsak çok şey değişir...

Hem matematik hem psikolojik

İşte o Yusuf’un gözyaşları, Avni Aker’e gelerek uzatma golü anını hak edenlerin mutluluğu ve takımın toplu sevinci Trabzonspor’un aldığı galibiyetin 3 puandan çok psikolojik bir artı olduğunun kanıtıdır. Özellikle de Konyaspor gibi bir rakip karşısında öyle ya da böyle kazanmak gelecek haftalar için önce kafalara, sonra da ayaklara ekstra katkı yapacaktır.

YORUM YAZ