MENÜ

Anlatılmaz yaşanır

Abone Ol Google News

Saha içiyle, kulübesiyle, tribünüyle öyle bir maça tanık olduk ki, ‘uzun süre hafızalardan çıkmaz’ tabiri ilk kez bu kadar yerinde olur. Anlatmak zor gerçekten de ama biraz örneklerle işi kolaylaştırmakta fayda var.

Haberin Devamı

İlk yarısı Trabzonspor’un kaybettiği Karabük maçına fazlasıyla benziyordu. Sistem aynı kalmış, ideal kadro bu kez yoğunluğun getirdiği yorgunluk gerekçesiyle bozulmuştu. Ancak her şey o kadar ters ilerledi ki Fırtına için, 20. dakikada skor 2-0’ı gördü, özgüven dip yaptı. Karabük maçındaki gibi günün sakarı da aynıydı. Zeki Yavru için bir dramatik gün daha yani. O güne göre tek değişen Avni Aker’deki tahammülsüz ortamdı.

İkinci yarıda ise Mersin maçı gibiydi. Her şey değişmişti Trabzon adına. Sistem, roller, tribünler. Ailesinden birisi kulüp satın alsa dahi sol bekte oynaması mucize Zeki Yavru’yu en azından idare edebileceği sağa çeken Halilhodzic, Constant’ı da Milan günlerine, yani sol beke döndürdü. Bosingwa önde kesici ve top dağıtıcısı, Özer oyun kurucuydu artık. Ve derlenip toparlanmıştı biraz daha ortam. Trabzon hemen 2-1’i, Antep ondan da çabuk 3-1’i bulduğunda bu kapışmanın süreceğini anladık. Sonra 3-2, 4-2... Ve Halilhodzic’ten hamleler. Waris ve Cardozo. Tribünlerin destek veren yeni profili sorumluluk alan Bordo-Mavili oyuncu sayısını yükseltti. Ve 4-3, 4-4. Her mevkinin ideali varken elinde olmayacak riskler almak, denemeler yapmak Halilhodzic’e ve Trabzonspor’a büyük bir bedel ödetebilirdi. Fakat deneyim biraz da böyle bir şey. Hatada ısrar yerine vazgeçmeyi, aklın yolunu görmeyi çabuklaştırıyor.

Haberin Devamı

Gecenin tek kötüsünü yine tıpkı Karabük’teki gibi Zeki ilan etmek olmaz, mutlaka Mustafa ve Belkalem ikilisinin de bu maçı bir daha bir daha izlemesi şart. Dün itibariyle Özer formayı söke söke almıştır, Cardozo’nun eğer bir kırığı yoksa, çıkıkla bile oynaması gerektiği anlaşılmıştır, sanırım tribünler de köstek değil destek olunca bu takıma nasıl hayat verdiğini ikinci yarıda anlamıştır.

YORUM YAZ