MENÜ

Florya'dan utanın

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Zamanı kendine göre ayarlayamayan işkollarından biri de gazetecilik. 20 yıllık sevgili çalışma arkadaşım Can Tongo 34 yaşındaki kızkardeşini ani bir şekilde kaybetti. İnsan böyle günlerde bir kenara sinip yalnız kalmak istiyor. Acımız çok büyük. Arkadaşım büyük bir üzüntü içindeyken çalışmak zorunda olmak güç.
Aynı şekilde bir yazıda arkadaşlarımı, merhabalaştıklarımı, el sıkıştığım, inanıp güvendiğim insanları eleştirmek de güç.
Mesleğin cilveleri diyelim ve Galatasaray'a dönelim.

Amaç bağcıyı dövmek

Hafta içi yapılan olağanüstü divan toplantısına bir grup tanıdık hazırlıklı gelmiş. Tartışmaya değil divanı dağıtmaya gelmişler. Konuşmacıların bir bölümünü ilk defa gördük. Konuşmalarını ise duymaz olaydık. Galatasaray ahlakına uymayacak şekilde mesnetsiz ithamlarla, kürsüye para bırakma densizliğinden tutun da Galatasaray Başkanı'na terbiye sınırları dışında hitap etmeye kadar türlü rezillik yaşattı o bir grup üye. Mehmet Helvacı'yı, Başkan'ı korumakla itham ettiler.
Bakın kardeşim Galatasaray'da başkanlık koltuğuna oturan kim olursa olsun kendisini korumayı bilir. Kimsenin hamiliğine ihtiyacı yoktur, olsa zaten oturamaz o koltuğa.

Bir daha "Akıllıolsaray"

Geçen hafta "Akıllıolsaray" diye yazdım. Birçok üyeden olumlu geri dönüşler aldım. Çok değerli ağabeylerim özel olarak aradılar ya da mesaj attılar "Doğru yazmışsın" diye. Özü "Mayıs 2018'e kadar başta bu yönetim var, transferleri de yaptılar. Eğer Galatasaray'ın tarafındaysan bu tarihe kadar destek ver. Vermezsen de ortalığı Sarı Kırmızı menfaatler gereği bulandırma" idi anafikir. Bunun tersine hareket etmenin nelere yol açtığını divanda gördük.
Bir de çok önemli mektepli mektepsiz tartışmaları var. Söyleyecek iki lafı olmayanların başvurdukları cankurtaran konu. Ne sebeple olursa olsun bir daha mektepli-mektepsiz konusunu gündeme getiren, konuşmasının arasına sıkıştıran benim gözümde haindir.

Galatasaraylılık bu kadar basit mi!

Başka nedenler olduğuna inanmak istemiyorum. Ancak gelen haberler maalesef bu yönde. Detaya girmeyeceğim; mevcut yönetimi ve Başkan'ı eleştirmeye başlayan üyelerin birkaçının sebebi çoluğunun, çocuğunun, arkadaşının Galatasaray'da işten çıkartılmasıymış. Doğru ise bin kat ayıp.

Cavanda'yı kim aldı!

Başkan'ı en ağır ve uygunsuz dille eski yol arkadaşı Levent Nazifoğlu eleştirdi. Söylediklerinin doğruluğu tartışılır ama söyleyiş şekli tartışılmaz. Dayısı ve unutulmaz eski yönetici Ergun Gürsoy, Levent Nazifoğlu'nun söylediklerine en fazla üzülendir diye tahmin ediyorum. Sayın Nazifoğlu kürsüde söylediği gibi kendisini bitirmiştir. Eleştirdiği Başkan'dan daha maharetli değildir, Cavanda'yı kendisi transfer etmiştir! Her ne kadar 'stili' böyle olsa da, bu hitap şekliyle Galatasaray'da yeri yoktur. Yolu açık olsun.

Florya daha da iyi olacak

Hep aksayan Florya bu kez ışık saçıyor. 1 ay öncesine kadar birbirlerini görmemiş gençler topluluğu 2 haftada taraftarı zevkten 4 köşe etti. Cuma akşamı oynanacak Sivasspor maçı için yıllar sonra bana bilet talebi geldi. Sanırım bu maçta boş koltuk kalmayacak. Bu tabloda payı olan tüm Florya personelinin eline sağlık demezsek biz de ayıp etmiş oluruz.
Takımın yaş ortalaması 27.9, hocası ise 41 yaşında. Divandaki itiş kakışçıların neredeyse çocukları yaşındalar. Çok az antrenmanla çıktıkları maçlarda ezeli rakipler de dahil olmak üzere tüm Süper Lig ekiplerine oynadıkları futbolla korku saldılar. Kazanacakları bir kupa, geçecekleri bir turla kavgalara bahis konusu olan transfer bonuslarının kat ve kat fazlasını kazanacaklar.
Lütfen biraz sağduyu ağabeylerim. Aynadaki yansımanızdan vazgeçtim, Florya'daki bu gençlerden utanın ve susun.

YORUM YAZ