MENÜ

Tehlikeli oyun

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Daha ligler başlamadan, kuaför salonunda bir Beşiktaşlı genç ile karşılaştım. Bana, “Ağabey hakem seminerinin yapıldığı oteldeydim. Fırat Aydınus’a, ‘Neden hep bizim maçlarda hakem hataları oluyor’ diye sordum ve olmamasını istedim... Aydınus da, ‘Sizin dışarıda bir şey aramanıza gerek yok. Ne zaman iyi olsanız, kendi içinizde mutlaka bir şey bulursunuz’ karşılığını verdi” dedi... Şimdi gelinen noktaya bakalım. Artık herkesin bildiği bir durum. Beşiktaş ne zaman şampiyonluk için zirveye çıksa, alaşağı ediliyor. Hem rakipleri değil, kendi içinden.
Geçen yıl tribünler Sivas maçını resmen vermişti! Bu kez de benzer durum Ankaraspor karşısında yaşandı. Kabul edelim ki, takım sezonun en kötü maçlarından birini oynadı. Takım kaptanı Delgado en kötü günündeydi. Adamı yerin dibine soktular. Ağlattılar. Bitirdiler. Bir yenilgi ile ne başkan, kaldı, ne yönetim ne de teknik ekip. Futbolcuları zaten kaale alan yok. İnönü’de bunlar olurken, olaya en çok keyiflenenlerin Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonsporlular olduğu kesin. Oysa örnekler önümüzde duruyor. Fenerbahçe nerelerden gelip, üste çıktı. Kadıköy’de böyle bir şey yaşanmadı. Milyon dolarlık Güiza’ya bunlar yapılmadı. Galatasaray o kadar çalkantılı günler geçirdi. Lincoln’a laf gelmedi. Gerçek ‘on’ numara denilen Colman kayıplara karıştı, tepkiler içe atıldı. Görünce inanamadık. Sanki insanlar maça gelip, takımın kötü gitmesini bekliyor. Ya da tepki vermek için bir fırsat kolluyorlar gibi. Özellikle deniz tarafındaki açık tribün her defasında bayrağı önde taşıyor.
Her statta maç izliyoruz. Beşiktaş seyircisi gibi destek olan başka bir yer yok. Ancak önemli olan bunun daha önce olduğu gibi kötü günde de tekrarlanması. Bunun yapılan tezahüratların sadece şarkılarda kalmaması lazım.
Beşiktaş ligin zirvesinde. Şampiyonlun en güçlü adayı. Eğer kendi içindeki bu olumsuzluğu aşarsa, hedefine rahat ulaşır. Yönetmi Seric’i gönderip bir kaç takviye peşinde.
Şunu da belirtelim, tribünlerin bu tutumu, takımın özgüvenini kaybettirmenin tohumlarını attı. Şimdi bu yanlıştan vazgeçme zamanı. Gerçek Beşiktaşlılık bunu gerektirir. Gerisi yalan. Tribünleri bölüp takıma zarar vermek isteyenler, aslında ne kadar tehlikeli bir oyunun parçası olduklarını da kavrasınlar artık. Gün ‘ihanet’ değil, destek günüdür!

YORUM YAZ