Muhalefet, gizli kapaklı!

Hep diyoruz; muhalefetin olmadığı yerde, iktidar da olmaz. İşte Beşiktaş’ın asıl sorunu burada... Süleyman Seba döneminde sadece adı vardı muhalefetin. Serdar Bilgili başkanlığında bu da ortadan kalktı. Bilgili son kongresine tek aday olarak girdi. Yıldırım Demirören de ikinci dönemde yalnızdı.
Beşiktaş ne zaman kötü bir sonuç alsa, birileri çıktı ortaya. Atıp tuttular. Seçimi kaybeden başkan adayları bile bunlara ayak uydurdu. Fikret Orman, Erol Kaynar ve Affan Keçeci kaçak güreştiler! Hasan Arat’ı bunlardan ayrı tutmak lazım. O camianın alışık olmadığı yoldan gitti. Seviyesini koruyup, diğerlerinin aksine; iyiye iyi, kötüye de kötü diyerek yol gösterdi.
15 Şubat’taki Mali Kongre öncesi camianın önde gelen isimleri Seba’nın kapısını çaldı. Ancak Onursal başkan, ‘Ben bu kişilerle aynı masa etrafında oturmam’ diyerek rest çekti.
Daha sonra Rahmi Koç’a gidildi. Koç da yemeğin kendi işyerinde olmasını uygun gördü. Fakat toplantı basına sızınca ertelendi. Bu girişim camiada, taraftarlar arasında olumlu karşılanmıştır. Zira en azından kulübü sahiplenme adına bir oluşum için adımdı. Hatta başkan Demirören Sabah’a, ‘Ben de mutluluk duyarım ancak bazıları reklam peşinde’ demişti.
Asıl sorun, neden bu toplantının gizli kapılar ardında yapılmak istenmesi. Öyle ya, Beşiktaş’ın gizli saklı neyi olabilir ki? Hikmet Çetin, Tuncay Özilhan, Serdar Bilgili, Mehmet Kazancı, Ömer Sabancı, Yalçın Sabancı, Recep Yazıcı, Cengiz Kaptanoğlu, Hüsnü Güreli, Zafer Yıldırım, Nevzat Demir, Cemil Kazancı, Hasan Arat, Affan Keçeci, Erol Kaynar ve Fikret Orman gibi isimler kimden neyi saklamak ister. Gönül isterdi ki, toplantı herkese açık olsun. Medya görüntü alsın gerçek amaç neyse kamu oyuna duyurulsun. Demek ki kimsenin bilmek istemediği gizli kapaklı bir şeyler var. Yoksa toplantı ertelenmezdi.
Takım şampiyonluğa giderken bu tür ayak oyunlarının yapılması vahim tablodur. Yapılması gereken şeffaflıktır. Yeni oluşum mu var, açıklanır. Başkanlığa yönetime talip mi var; projelerini ortaya koyar. Kamuoyu ile paylaşır. Son karar kongrede verilir. Yürekten Beşiktaşlı olan, kendi reklam ve menfaatini değil kulübü öne çıkaran herkesin yapması gereken budur. Camia gizli kapaklı işler değil, önce şampiyonluk, sonra birlik bütünlük içinde güçlü başkan ve yönetim istiyor. Bu da kimsenin tekelinde değil.