Başkanın kriz yönetimi

Beşiktaş’ta kriz süreci iyi yönetilemedi. Sergen Yalçın ve ekibinin saha içindeki müthiş mücadelesi bir yere kadar, gitti durdu. Takıma bunca haksızlık yapılırken, başkan ve yönetimi aynı güç ile ekibin arkasında duramadı. Yalçın; yeri geldi hoca, başkan, yönetici olmak durumunda kaldı. Böyle olunca da kopukluklar yaşandı. Eğer Çebi ve ekibi kriz sürecini doğru yönetebilseler idi, çok farklı olurdu. Şöyle ki; sadece kendi işine konsantre olan hoca ve takım; Ankaragücü’ne iki farktan puan vermez. Evinde oynadığı Karagümrük’e yenilmez. Böylece hiç hesapta olmayan rakiplerini şampiyonluğa ortak etmezdi. Bu saatten sonra kazanılan kupalar hocaya, kayıplar başkan ve yönetimine yazar!

Kulüp Başkanı tekzip etti

Başkan dedik öyle devam edelim. Geçen yılın son ayları. Yer Çebi’nin ofisi. Davette meslektaşlarım: Kartal Yiğit, Kenan Başaran ve İsmail Er var. Yönetimden Mesut Urgancılar. Birkaç yönetici daha. Sohbet esnasında Çebi aynen şunu söyledi: Sergen çok zor kişilik. Ama işini kusursuz, mükemmel yapan hoca... Bir gün sonra bu açıklama manşetlerde idi. Aynı sözleri geçtiğimiz hafta tekrar verdik. Ne alaka ise dün kulüp sözde tekzip geçti. Böylesi ilk. Beşiktaş kulübü kendi başkanını yalanlamış oldu. Bunun Cebi’nin bilgisi dışında olması da mümkün değil. Bu basit olayda, bu tür tutarsızlık oluyor ise, kriz süreci yönetiminde neler çıkar ortaya kestirmek zor.

Top Sergen hoca ve ekibinde

Başkan ve yönetime rağmen Kartal’ın hâlâ iki kupa alma şansı çok yüksek. Deniliyor ki, Galatasaray 4-5 farklı kazanır. Varsın kazansın. Çık sen de at. Onlar üç atıyor ise sen beş at!.. iki averaj da az değil. Camia ve bizler Sergen hoca ve ekibine bu konuda güveniyoruz. Yeter ki, içeriden ve dışarıdan gölge eden olmasın.