MENÜ

Başkanın iki yolu

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Son günlerde ortaya çıkan haberlere göre, Beşiktaş aynı tas aynı hamam devam edecek gibi... Takım şampiyon olamadığı için bir sürü oyuncu gönderilecek, bir o kadarı da alınacak. Hocanın da koltuğu ‘sağlam’ değil. Yıllardır devam eden bu kısır döngü sürüp gidecek. Bunun ne kadar boş, saçma ve anlamsız olduğu ortada. Burada iş başkan Yıldırım Demirören’e düşüyor. Başkanın önünde iki yol var. Ya bunlardan birini yapacak, ya da sıkıntıları daha da artacak.
Birinci yoldan başlayalım. Kulübü yücelten güçlü yönetimlerdir. Maalesef Demirören son kongreye tek aday olarak girmesine rağmen bu gücü oluşturmadı. Aynı hatayı Serdar Bilgili de yapmıştı. Bilgili, daha ilk aylarında bahane uydurup, adeta kaçarak başkanlığı bırakmıştı. Gelinen noktada başkanın sezon sonu kongreyi toplayıp, yönetime takviyeler yaparak güven tazeleyip daha cesur, güçlü ve kararlı olarak yola devam etmesi en doğru olandır. Ancak burada tüzük ve teamüller gereği eksiklikler olabilir. Karışıklıklar da... Buna da eyvallah! O zaman geriye, ikinci ve daha etkili yol kalıyor. Başta futbol olmak üzere, konusunda uzman profesyonellere yönetimi teslim edersin. Ancak öyle başka yerde çalışanlara değil. İşinin erbabı, bunu kanıtlamış, kariyer sahibi insanlara. Köklü bir revizyon bu kulübü uçurur. Başkanı çok yakından tanıyanlardanız. Kimseye ‘hayır’ diyemez. Beşiktaş yönetiminde, bir Mahmut Uslu, Ali Koç, Nihat Özdemir gibileri yok. Hepsi iyi niyetli, ancak yetkisiz, etkisiz. Böyle olunca bütün icraat başkanın omuzlarında kalıyor.
Bir diğer konu da, başkanın etrafında ‘kral çıplak’ı’ oynayıp rant peşinde koşanlar. Mitoz bölünme gibi sayıları her geçen gün hızla artan bu kişiler, her yerde. Takım dışında herkese yasak getirilen özel uçakta. Maçta başkanın arkasında... Ama nedense iyi günlerde. Kulübe, parasını, pulunu bundan da önemlisi sağlığını veren başkanın artık bunlardan kurtulup, iki yoldan birine sapması lazım. Aksi halde, bugünleri çok arar. Bizden uyarması...
Utanıyorum!
Mali Kongre’de çıkıp aslanlar gibi konuşma yerine kapı arkalarında bekleyip, sonra da bir asrı devirmiş kulübün mahkemeye taşınmasından kendi adıma utanç duyuyorum. Umarım bu ayıbı, aklı selim camia temizler. Bu arada yarın Sivas maçı var. Eksiklere rağmen, Kartal kazanır.

YORUM YAZ