MENÜ

Fakirin tavuğu!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Gerets son yılların en iyi sonucunu aldıklarını iddia ediyor. Katılmıyorum. Eğer üzerinde başka biri varsa, başarısızsındır. Belçikalı’nın en büyük şansı Daum gibi, elindeki cevherlerden bi haber bir rakibinin bulunmasıydı. Şenol Güneş’in geçtiği mekandaki otları bile kurutmayı becermesiydi. Örnek mi dediniz? Buyrun! TFF, Haluk Ulusoy, Sakaryaspor, Boluspor, Antalyaspor vs... Son olarak da Trabzonspor! Beşiktaş camiasında ise yönetim marifeti, artı Beşiktaş vaziyetinden vazife çıkarmakla yükümlü bir kısım medya mensubu gayreti ve Çalımbay’ın vanasının açılması! Böylece tüm gazının LPG gibi boşaltılması. Futbolcuların da meydanı boş bulup, istediği gibi at oynatmasıydı. Neyse, mesele Trabzonspor ve Beşiktaş’ın meselesidir. Önemli olan Gerets’in neredeyse dikensiz gül bahçesinde yarıştığı yolda, evindeki derbiyi geçmesiydi... Geçemedi! Bu gerekliliği Gerets öğrenmiş olmalıydı... Canaydın, hadi o söylemedi, Tulun belletmeliydi ‘Fenerbahçe’yi yenemezsen başarısızsındır’ Hele hele liderliğe mal olan bir yenilgi aldıysan! Daum’un ‘Kuçu kuçu’ taktiğine kelleyi vermeyecekti Belçikalı!!! ‘Sonra beni yüksek tansiyondan üç gün yorgan döşek yatırmaya ne hakkın var kardeşim. Bak İsmet ağabey (Tongo) o günden beri ne oldu? 50 yıllık dostundan ayrılmak zorunda kaldı. Memorial Hastanesi’nde mecburi iskan aldı. Üstelik Galatasaray’ın başına gelecekleri haftalar önceden yazmasına rağmen, gerçeği kaldıramadı, dağıldı. Çoşkun baba (Özarı) yüreği dayanamadı, bugünü bıraktı, geçmiş hatıralara daldı. Doğan ağabey (Koloğlu) Hakan Şükür sendromundan şükür kurtuldu ama bu sefer de her gördüğünü İliç zannetmeye başladı. Temel Özalak ortalarda yok, Osman Şenher ağlıyor...’ Bak Gerets şu saydığım ekip 6 Kasım felaketi ertesi bile dağılmamış, ayakta durmayı başarmıştı. Anla ne hale geldik! Aslında ‘Başarılıyız’ diyeceğine, bizleri Gökkafes’e davet edecek, Ayhan Bermek’in Panasonic elektronik desteğiyle görsel ve sözel olarak Galatasaray’ın gelecek 10 senesini anlatacaktın. ‘UEFA ve Süper Kupa’yı aldık, şimdi hedef Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu. Haydi Stumpf, haydi Erdal, haydi Bülent koşuyoruz’ diyecek, üstüne de Boğaz manzarası eşliğinde Tha-i masajı, ardından buhar banyosu, isteyene de kese yaptırıp uğurlayacaktın. Ah hocam ahhhh... Birşeyler öğrenmişsin ama eksik öğrenmişsin! Kabahat ya hocanda, ya da hocanın hocasında! Yılın en doğru söylemini Cavcav tam söyleyecekti... Bölücü eşkiyayı karıştırdı, içine etti. Şimdi ayıkla pirincin taşını. Temel yolda yürürken, ileride muz kabuğu görüyor ‘Yandın ulan Temel, bak yine düşeceksin’ diyor. Bizim futbol dünyamız, Temel felsefesinden temel felsefeye geçemedikçe, daha ne herzeler yenecek nice rezillikler olacak. 40 senedir görüyoruz, 100 sene daha görürüz.

YORUM YAZ