MENÜ

Sadece Alves mi?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Evet, Alves akıl dışı bir hareket yapmıştır, Fenerbahçe’yi 10 kişi bırakmıştır. Ama “ihanet etti, ülkesine gönderilmeli. Saygısızlık yaptı” gibisinden yapılan eleştiriler bana göre biraz ağır kaçtı. Bizler, yenilgiyi sadece Alves’e fatura edip gerçekleri “es” geçme yolunu seçersek yanlış bir iş yapmış oluruz. Geçen yılın şampiyonu ve Süper Kupa sahibi Fenerbahçe, 6 maçlık periyotta iki yenilgi almışsa ve bir de beraberlik elde etmişse, İsmail Kartal’ın bir değil iki defa başını ellerinin arasına alıp düşünmesi lazımdır.

Sadece İsmail değil ona bu görevi verenlerin, “Patron sensin, arkandayız” diyenlerin de bu aksak gidişatı masaya yatırmasının vakti geldi sanırım. Fenerbahçe ilk yarıda çok iyi oynamış... Tamam da ya sonuç? Kocaman hüsran...

Görünen o ki; İsmail hocanın kredisi yavaş yavaş tükeniyor. Derbide 2-1 yenilmişsin, “Her geçen gün gelişen bir takımız” diyorsun.
Hangi gelişme?
Yahu biz kör müyüz hocam!

Emenike niye
ilk 11’de çıktı? Milyon eurolar verilen, Alex’in boşluğunu dolduracağı söylenen Diego, kenarda oturtulursa bunun bir açıklaması olması lazımdır. Herkes “Emenike’yi niye çıkardın?” diye seni eleştiri yağmuruna tuttu. Ben de döndüğü gün Emenike’yi tek antrenmanla bu büyük derbide neden oynattın diye soruyorum. Sahi niye hocam? Anlaşılır gibi değil... Yerli-yabancı her teknik direktörün “Ah bizde olsa” diye iç geçirdiği Sow ile Webo forma için sıra beklerse burada bir yanlışlık var demektir İsmail hoca.

Geçen yılın ilk 6 haftasına bakın...
İsmail hoca, geçen yıl Ersun Yanal ile birlikte çalıştığı zaman ilk 6 haftada Fenerbahçe 15 puan toplamış, 5 galibiyet, bir yenilgi almış. Ayrıca 16 da gol atmıştı. Şampiyon takımın bu yıl altı haftalık karnesinde 10 puan yazıyor. 3 zaferle biten maç, 2 üzücü sonuç, 1 beraberlik ve atılan gol sayısı 7... Eğri oturalım doğru konuşalım. Eleştiri yapanları Fenerbahçe düşmanı görenlere sesleniyorum; şöhretler topluluğu Fenerbahçe’de taşlar şu anda yerine oturmuş değil. Oynanan futbolu beğenene hiç rastlamadım.

Sneijder‘in ‘atıyorum’ diye bağırmadığı kaldı

Sakın yanlış anlaşılmasın, Sneijder’in gollerine şapka çıkarılır. Fenerbahçe’de artık tarih olan Alex neyse Sneijder de Galatasaray’ın değişmezidir. Sneijder’in o gün sahada “Ben gol atacağım“ diye bir bağırmadığı kaldı.
Emre de çıkınca orta alanda sanki zelzele oldu. Alarm zilleri çalmaya başladı ve de Sneijder meydanı boş bulunca, istediği gibi top koşturdu. Oysa onun gibi tek başına maçı biranda çevirecek zekaya ve ustalığa sahip birinin başına bir veya gerekirse iki adam dikilmeliydi.

Büyük ayıp...
Ertuğrul Sağlam‘ı protesto eden Bursasporlu taraftarlara şaşırdım. Yadırgadım ve de üzüldüm. Arkadaşlar; Ertuğrul Sağlam’ın 2009-2010 sezonunda Bursaspor’u Süper Lig Şampiyonu yaptığını ne çabuk unuttunuz. O zaman ayakta alkışladığınız, omuzlara aldığınız, methiyeler düzdüğünüz soyadı gibi “sağlam” özü-sözü doğru eski hocanıza yapılanlar çok ayıp. Sağduyulu Bursaspor taraftarlarının benim gibi düşündüğüne inanıyorum.

YORUM YAZ