MENÜ

Kjaer'i bırakmayın

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Sırası değil ama konuşmazsam çatlarım. Haftalardır yazılanlara çizilenlere bakın. “O, bunu alacak”, “Bu gidecek”, “Yönetim bırakmayacak”...

“Yine mi Van Persie!” demeyin. Feyenoord istiyormuş. Hatta oğlunu şimdiden Feyenoord’un alt yapısına yazdırmış. Fenerbahçe Yönetimi açıklama yaptı: Böyle bir teklif yok. Feyenoord, bonservisi elinde olursa ‘gel’ der. Ama bizde olduğu gibi yaşları 33-34’lük eski şöhretlere milyon Euro’lar vermezler. Gelelim Ozan’a...

Benfica, Braga ve Sporting’in transfer listesindeymiş. İyi de Ozan yerinde... Onlar nerede? Yani gelen giden yok. Emenike geldi, Sow oynadı, Van der Wiel, Diego, Lens, Fernandao...

Kim nereye giderse gitsin. Yolu açık olsun. Ben olsam ne yapar eder Kjaer’in bu takımdan gitmesine izin vermem. Şunu hiç unutmayın: Heykeli dikilen Alex’in dışında hiçbir yabancı bugüne kadar Fener’de başarılı olamadı.

Bravo Aykut hoca

Eskiden yeni sezon başlarken, zayıf takımlarla hazırlık maçları yapılırdı. 3-5 gollü galibiyetlerden sonra da futbolcuları göklere çıkaran övgü dolu yazılar yazılırdı. Aykut hoca kolayı, değil zoru seçti. Hazırlık maçlarındaki rakiplere bakın: Sporting Lizbon, Marsilya, Atletico Bilbao ve de Monaco. Hepsi de zorlu ve de dişli takımlar.

Bu maçların sonuçlarına göre Fener’in gerçek gücü ortaya çıkacak. Aykut Kocaman’ın, “Futbolcular önce fedakarlık yapacak, acı çekecek ama sonra başarının ve Fenerbahçe formasını giymenin keyfini yaşayacak. Güzel günler bizi bekliyor” sözleri bir anlamda taraftarlara yeni, iddialı bir Fenerbahçe’nin geleceğini müjdeliyor.

Geçmiş olsun Bartu...

O, hakiki efsane. Hem basketbol ve hem de futbolda milli formayı giyen tek adam. Fenerbahçe’nin medar-ı iftiharı. Futbolda büyük yıldız oldu. Fiorentina, Lazio ve Venezia’da İtalyanlar’ı kendine hayran bıraktı. Bugün İtalya’da Floransa’ya, Roma’ya ve Venedik’e gidin, Türk olduğunuzu duyanlar hâlâ, “Sinyor Bartu ne yapıyor?” diye sorarlar. Bu da Çizme’de hala unutulmadığının göstergesidir. Orada oynadığı futbolla büyük iz bırakmıştır. Rahatsızlanmış, hastanede yatıyor. Geçmiş olsun. En kısa zamanda seni aramızda görmek istiyoruz.

Akçay’ın teşekkürü

Aykut Kocaman, Konyaspor’dan eski yuvası Fener’e dönünce yerine gelen Mustafa Reşit Akçay bakın neler demiş: “Aykut hoca çok kaliteli iş çıkarmış. Kendisine teşekkür etmeliyiz.”

Biz bugüne kadar göreve yeni başlayan hocaların, “Bu takım hiç çalışmamış” şeklindeki konuşmalarına alıştığımız için şaşırmadım dersem yalan olur. Akçay’a başarılar dilerim.

Ülkemiz vergi cenneti

Gazetede okudum. Ülkemizde futbolcular ellerini cebe atmıyorlarmış. Vermeleri gereken yüzde 15’lik vergiyi oynadıkları kulüpler ödüyormuş. En düşük vergi de yüzde 10 ile Bulgaristan’da uygulanıyormuş. Avrupa’daki vergilere bakın, küçük dilinizi yutarsınız. İspanya’da yüzde 52, Fransa’da yüzde 50, İtalya’da yüzde 48, Almanya’da yüzde 47.5. Ve İngiltere’de yüzde 45. Yabancı futbolcular Türkiye’yi niçin seviyor anladınız herhalde..

Üzülme Sabri...

Doğru-eğri, orasını bilemem. Bana göre Sabri’nin Galatasaray’dan ayrılması kendi açısından iyi oldu. Neden mi? Kalsa, O’nu defterden silen Tudor ya kulübede oturtacaktı ya da arada bir 18 kişilik kadroya alacaktı. Sabri kırılacaktı, üzülecekti. Göreceksiniz, Sabri transfer olduğu kulüpte ilk 11’in değişmezi olacak. Hatırlayın, O’na alternatif olsun diye kimler alındı. Ve ne oldu? Hepsi nal topladı. Sabri de aslanlar gibi oynadı. Galatasaray, O’nu ararsa hiç şaşırmam.

YORUM YAZ