4 ayda gelen çifte zafer

Galatasaray alışılmışın dışında bir seçim dönemi yaşadı. 4 başkan adayının yarıştığı seçimde adaylar üslup olarak çok sertti. Hatta iş öyle bir durum aldı ki artık ithamların neredeyse hepsi ‘belden aşağı’ denilebilecek seviyedeydi. Ortaya saçılan otel faturaları, koltuk pazarlığı iddiaları, hakarete varan ithamlar Galatasaray’ın geleneklerinin çok dışındaydı. Köşelerini sağlamlaştırmak isteyen ya da adayların takdirini kazanıp bir mevki kapma peşinde olanların tavırları ortamı iyice gerdi. Çok şükür seçim bitti. Eğer bir hafta daha olsaydı neler olabileceğini düşünemiyorum. Diyebileceğim şey bu süreç Galatasaray’daki bölünmeleri derinleştirmekten başka hiçbir işe yaramadı. Birinin adamı olmak, camiya hizmet etmek isteğinden çok önde geldi.

Cengiz böyle kazandı...

Cumartesi günü Galatasaray Lisesi’nde yapılan seçimle Galatasaray 3 yıllığına mustafa Cengiz’i tekrar başkan seçti. Ocak ayında Dursun Özbek’i geçerek koltuğa oturan Cengiz, 4 ay sonra rakibini bir kez daha devirdi. peki Cengiz 4 ayda Özbek’i nasıl 2 kez mağlup etti? Bu tablodaki ana etken; mustafa Cengiz’in camiaya verdiği sözleri yerine getirmek için çabalaması ve bunda da büyük oranda başarılı olmasıydı. Kısa sürede takımın maddi sorunlarının çözümü ve gelen şampiyonluk da Cengiz’in destekçilerinin artmasını sağladı. uEFa ile yapılan görüşmeler sonrası ‘men cezasının’ çıkmaması yine genel kurulun takdirini topladı. Seçim çalışmaları boyunca şampiyonluğa giden futbol takımının konstrasyonunu bozmamak için titiz davranan Başkan Cengiz, Florya’nın da takdirini aldı. Bu nedenleri çoğaltmak mümkün. Fakat asıl ve en büyük etken ise taraftarın desteği oldu. Taraftar ‘huzur ve istikrar bozulmasın’ diyerek bir çok kararsız genel kurul üyesini etkilemiş oldu.

Özbek böyle kaybetti...

Özbek’in kazanamamasının en büyük sebebi ise camiada kendisine olan güvenin kaybolması. Ortaya koyduğu projeler bir önceki seçim vaatleri ile hemen hemen aynıydı ve başkanlık döneminde bu projelerin hiç birini bitiremedi. Özbek bu yenilginin ardından başkanlık hedefinden de tamamen vazgeçti. Kendi isteğiyle erken seçime gidip kaybeden Dursun Özbek, bir anlamda Ocak ayında kendi sonunu hazırlamıştı.