MENÜ

Temposuzluk

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Galatasaray tempo seven bir takım değil. Özellikle Karabük gibi hızlı çıkan takımlara karşı deplasmanda temponun iyice düşmesini tercih ediyorlar bile diyebiliriz. Orta sahada pas yapıp bir şekilde Yasin ve Bruma’yı kaçırmak temel amaç oluyor. Dün de bunu istediler. Fakat Sneijder’in yokluğunda özellikle sol kanatta sevdikleri üçgenleri kuramayınca Podolski’nin işlevsiz kalışı hücum portföylerini iyice daralttı. Bruma, Karabük’ün kalabalık ve yakın markajında yok oldu. İşleyen yegane dişli Yasin kaldı. Yine Sneijder’in yokluğunda biraz daha önde oynama şansı bulan Selçuk’un bu yılki standardının üzerine çıktığını söyleme mümkün. Ancak Josue- Podolski ve Bruma’nın çizgilerinin altında kalışı işi zora soktu.

Açıklamasını bulamıyorum

Buna rağmen 1-0’ı Selçuk ve Yasin’le bulduktan sonra önemli 3 eksiği olan Karabük’ü üzerlerine çekip Bruma’yı da oyuna katma şansı ellerine geçti. Cüneyt Çakır’ın hatalı penaltısı kadar bu şansı kullanamamalarının bir diğer sebebi de Rikerink’in yaptığı ve yapmadığı müdahaleler. İşleyen ve tehdit oluşturan yegane oyuncu Yasin’in 65’te çıkmasının bir açıklamasını bulamıyorum. Podolski, Josue ve Bruma’nın hem performans hem de Sneijder’in yokluğunda işlev açısından bu kadar kötü bir durumu ortaya koyarken hem de... Eren ve Rodriguez’in Bruma ve Josue’nin yerine oyuna alınmaları, Podolski’nin santrfor arkasına geçmesi Galatasaray’ın aradığı üçgenlere kavuşması yolunda çok daha etkin bir hamle olabilirdi.

Carole bunu bilmiyor

Bunu yapmadığı gibi Yasin’i oyundan alarak takımın elini kolunu bağladı. Üzerine de klasik br yan top zaafından Karabük’ün golü gelince temposuzluk silahının namlusu
Sarı-Kırmızılılar’a döndü. Galatasaray, Sabri ve Carole’la oynarken bu hava topu krizi hiç bitmeyecek belli ki. Konunun stoperlerle bir alakası yok. Carole, yan top savunmasını hiç bilmiyor ve öğrenmeye de pek niyeti yok.

YORUM YAZ