MENÜ

Plânı bozdular ve kazandılar

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Abdullah Avcı hafta başından buyana Fenerbahçe’yi, bu karşılaşmada bir final maçına çıkmayacağına ikna etmeye çalışıyor. Hemen her konuşmasında ısrarla ‘18. haftada final maçı olmaz. Final maçı son haftalarda olur’ diyordu. Ancak büyük takım dinamiği öyle çalışmıyor. Büyük takımın ağırlığı, rakipleri ezip geçerken bir avantajdır ancak yarıştan koptu mu da hareketsiz bırakır. Büyüğün ağırlığı ivmeyle değerlidir. Dururken zarar yazar.

Avcı ikna edemedi!

Zaten Abdullah Avcı da bunu bildiği için ısrarla tekrarladı. Hem Fenerbahçe’nin ekstra bir motivasyonla çıkmasının ne demek olduğunu biliyor, hem de kendi oyuncularına bir erken final stresi yaşatmak istemiyordu. İstemediği oldu.

Fenerbahçe 35 dakikada 90 değil 180 dakikalık enerji koydu sahaya. Başakşehir’in önde basıp Fenerbahçe’ye oyun kurdurmama planını aynen uyguladılar. İcap ettiğinde Fernandao’ya uzun attılar. Ama hep önde basıp Emre’yle takımın bağını koparmak istediler. Salih ve Ozan’la oynamak ve ‘Topal’sızlık belki de bir avantaja dönüştü. İki oyuncunun dönenleri toplama çabasına sol kanattan içeri gelen Alper büyük destek verdi. Visca ve Cengiz’le bağ koptu. Şener ve Hasan Ali de bu ekibe yakından destek verdi. Kjaer ve Skertel de Batdal’ı dönüşümlü olarak hep kontakta tutarak orta sahaya destek vermesini engelledi. Lideri tamamen bozdular. Yani Avcı rakibini ikna edemedi.

Üretim yoktu ama...

35’den sonra doğal olarak ön alan baskısı azaldı. Ama Visca ve Cengiz’i özellikle de Batdal’ı hiç rahat ettirmediler. Bundan büyük bir üretim çıkmadı. Ozan’ın golü ve penaltı dışında son dakikada Karavaev’in şutu dışında üretim yoktu. Ancak zaten istenen de bu değildi. İstenen, onları yarışta tutandı. Yani rakibe pozisyon vermemek. Fenerbahçe bu sezon, oyunu oynadığı maçları kazanarak başarıya ulaşmayacak. Fenerbahçe rakibe göre oynayarak tutunuyor yarışa.

YORUM YAZ