MENÜ

Kweuke uyanınca

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Rizespor bir Kweuke takımı. Birçok anlamda. Hem oyun onun pivot ve bitirici performansına dayandırılmış durumda. Hem de Hikmet Karaman’la sezon başında yaşadığı penaltı krizi sonrası takım hiyerarşisi onun lehine çok ağır basıyor.

Maç da onun oyuna giremediği bölüm ve girebildiği bölüm olarak ikiye ayrıldı doğal olarak. Galatasaray’ın maç içinde kaybettiği oyuncular sonrası Kweuke devreye girince hem skor hem oyun ev sahibine döndü. Kweuke devrede olmayınca ideal orta sahasının tamamını maçın başında kaybeden Galatasaray’ın oyuna hakim olmasını engelleyecek hiçbir şey yoktu dün akşam. Rodriguez’in kale yokmuş gibi salt pas oyunuyla sahada oluşu Sneijder’in kaleden uzak oynamasının verdiği rahatsızlık hiç sorun yaşatmadı neredeyse. Mehmet Akyüz’ün yılda 1-2 kez patladığı performanslarından birini gösterdiği ilk yarının sonrasında Umut atılana kadar Rizespor ne defansif bir direnç gösterebildi ne de çıkabildi. Robin Yalçın dışında savunmadan hücuma oyunu taşıyacak bir aktör bulunamayınca Galatasaray ikinci yarıda öne çıktı.

Muslera sıradandı

Chedjou’nun öne çıkarak orta sahada bir pas istasyonu oluşu, Umut’un her seferinde geri koşarak Robin ve Chevalier’yi rahatsız edişi Rizespor’u ikinci yarıda sıfırladı. Hiç çıkamadılar ve gömüldüler. Bu tip bir oyun için Galatasaray’ın yaratıcılığı yeterli değildi belki. Ama Podolski’li ve Sneijder’li anlarda oyunu çevirebilirdi, bu tek taraflı oyunda. Selçuk’suz şampiyonun bu tip bir oyunda oyunu genişletmesi hiç de kolay değildi. Ancak Rize çıkamayınca çok rahatsız edici olmasa da bir akın sürekliliği sağlamak mümkün oldu. Rizespor’u maçın 3-2’ye gelmesi diriltemedi. Semih’in sakatlanması ve Umut’un atılması ise Kweuke’yi sırasıyla yavaş yavaş uyandırdı.
Dedim ya bu bir Kweuke takımı 5 maçtır kazanamıyordu. 3 maçtır gol atamıyordu. Ama bu kadar eksik bir Galatasaray, Kweuke’yi uyandırdı. Muslera da sıradandı. 90 artı 2’den sonra maçı verecek kadar...

YORUM YAZ