MENÜ

Böyle çok daha iyi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fenerbahçe takım halinde temposunu yükseltemedi belki... Ancak birkaç oyuncunun bireysel vites artırışı dahi oyunda farklılık yarattı. Alper, Caner ve Gökhan deparlarını işletmeye başladığı anda oyun Fenerbahçe’ye döndü. 20. dakikadan itibaren...

Halbuki Mersin İdmanyurdu, Fenerbahçe stoperlerinin top yapmasını engelemeye yönelik bir oyunla maça başlamıştı ve ev sahibi ilk 20 dakika sendeledi. Fakat Emre, Raul ve Topal, Caner-Gökhan ve Alper’i koşturmaya başlayınca iş değişti. Geçen haftalardan farklı olarak Kuyt ve Sow’un hem sırtı dönük oyunu hem de arkaya kaçışları iyi yaptığını söylemek lazım. Bu hem orta saha paslaşmalarını anlamlı kıldı, hem atılan deparları... En basitinden atılan gole bakın. Sow, Emenike’nin uzun süredir yapmadığı bir işi yaparak Topal’ın ceza sahası içinde varlığını anlamlı kıldı. Alper’den aldı Mehmet Topal’a servis yaptı. Pivot özelliği böyle bir şey işte.

Emenike’nin Fenerbahçe’nin oyununu neredeyse engelleyen oyuncu olması da en azından bu sene bunu yapamayışından. Tabii bu kıpırdanmayı daha da farklı noktaya taşımak dün mümkündü. Sow yeni pozisyonunu sevse de yüzdesi tanınmayacak kadar çok düşüktü. Bildiğimiz Sow dünkü oyundan 3-4 gol çıkarabilecek kadar şans buldu. Tercihleri ve vuruş kalitesindeki düşüklük bunu engelledi.

Volkan hava topu bırakmadı

Caner, Alper, Kuyt ve Sow’un son pas tercihleri de mükemmeldi diyemeyiz. Özetle bundan önce olgun bir şekilde topu ceza sahasına getirmekte sıkıntı vardı. Dün ise oraya getirmek sorun olmadı sonrasında istenen seviye yoktu. Diego’nun kaçırdığı penaltının dramatikliğinin yanısıra penaltı ve birkaç pozisyonda yıldızlaşan kaleci Mihaylov’u da kutlamak lazım tabii. Volkan’ı da unutmamalı ceza sahasının tamamına hakimdi maç boyu. Hiç tereddütsüzdü. Havada top bırakmadı.

YORUM YAZ