MENÜ

Titreye titreye

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Bir hafta önce İnönü’deki hava ve saha durumu düşünüldüğünde Denizlispor deplasmanındaki şartlar Beşiktaş açısından oldukça idealdi. Ayrıca rakibin bir anlamda herşeyi olan takımın maestrosu Yusuf da kadroda yoktu. Aslında Beşiktaşlı taraftarlar hiç de alışık olmadıkları bir karşılaşma izliyorlardı. İlk defa Siyah-Beyazlılar, yarım saat içerisinde maçı neredeyse koparacak skora ulaşmışlardı. Rakip de adeta yenilgiyi kabullenmiş gibi futbol oynuyordu. Ta ki, Ali Tandoğan arka arkaya gördüğü ‘saçma ve gereksiz’ sarı kartlarla takımını 10 kişi bırakana kadar. Son yarım saatlik bölümde sahada 1 kişi fazla olmanın psikolojik avantajını da kullanan Denizlispor, Beşiktaş kalesine daha cesurca yüklendi.
Ankaraspor maçının tartışılan ismi Rüştü bu kez benzer anlaşmazlığı Üzülmez ile yaşayıp, aynı hatayı tekrar edince Kartal için kabus dakikaları başladı. Yeşil-Siyahlılar çok da organize ve şuurlu bir şekilde hücum etmediler aslında. Ancak Beşiktaş savunmasının anlaşılmaz paniği her pozisyonu tehlikeli hale getirdi. Beşiktaş bu zorlu deplasmandan rahat vermeden de olsa 3 puanı almayı başardı. Ama Denizlispor karşılaşmasının özellikle son yarım saati düşünüldüğünde galibiyetin gelecek hafta sonu Galatasaray ile oynanacak derbi öncesi çok ümit vermediğini söylemek gerek. Umut veren tek şey Holosko’nun alkışa değer performansı ve Nobre’nin yükselen formu...
Bir de insan şunu çok merak ediyor... Beşiktaş böylesine ‘titreye titreye’ kazanmaya daha ne kadar devam edecek?

YORUM YAZ