MENÜ

Güneş doğuyor, kulüpler batıyor!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Merhaba sevgili okuyucular; 2016-2107 Turgay Şeren futbol sezonunun tamamlanmasına son iki hafta kala şampiyonluk yarışında sadece iki takımımız başa baş mücadele ederken, Başakşehir’in Trabzonspor’a puan kaybetmesinden sonra Beşiktaş şampiyonluk yarışında bir adım öne geçti. TFF 1.Lig ve diğer alt liglerde de şampiyon olanlar ve düşenler de geçtiğimiz hafta belli oldu. Şanslı ve çok çalışarak beklenen şampiyonlukları taraftarlarına hediye eden takımlar bu mutluluğu yaşarken, UEFA’nın 2010’da kabul ettiği sportif, altyapı, personel-idari, hukuki ve mali kriterler olmak üzere 5 başlık altında topladığı Finansal Fair Play (FFP) kurallarına uyma noktasında vermiş oldukları şampiyonluk mücadelesiyle paralel bir yönetim tarzı sergiliyor mu acaba? Kulüplerimizin mali verilerine bakıldığında bu soruya verilecek cevap açıkça ortada tabii ki; hayır...

Takımlarımız sıkıntı içinde

UEFA tarafından açıklanan veriler incelendiğinde Avrupa’nın en borçlu 5’nci ligi konumundaki Spor Toto Süper Lig’de 3 büyük kulüp olarak dile getirdiğimiz Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray’ın gelir gider dengesine baktığımızda çok büyük mali sıkıntı içinde olduğunu özkaynaklarının ve taşınmazlarının değerlerinin bile borçlarını karşılayamadığını görüyoruz. Başakşehir ve Gençlerbirliği haricindeki tüm takımlarımızın mali durumları da 3 büyük kulübümüzle hemen hemen aynı durumda. Bu arada 18 takımlı TFF 1. Ligi’mizde 6 takımımız UEFA kriterlerine uymamalarından dolayı puan silme cezası aldı. Yani TFF 1. Ligi’nde mücadele eden takımların 3’te 1’i bu durumda. Bu oran takımlarımızın nereye gittiğinin açık göstergesi. TFF 1’nci Lig’de mücadele eden takımlarımızın durumu bu haldeyken 2. ve 3. Lig takımlarımızın durumundan bahsetmemize zaten gerek yok sanırım. Yıllardır UEFA’nın uyarılarını dikkate almayan futbol kulüpleri birer birer uluslararası arenadan men edilirken, bir çok kulübümüz de UEFA’dan lisans alamama, kupalardan men ve hesaplarındaki aykırılık tespitinden dolayı para cezalarına çarptırıldı.

Devlet desteğine rağmen...

Sayın Cumhurbaşkanımız’ın yıllardan beri futbolun gelişmesi ve altyapılarımızın Avrupa standartlarını yakalaması için kayıtsız şartsız vermiş olduğu desteği 7’den 70’e hepimiz biliyoruz. PTT, Ziraat Bankası, Spor Toto Teşkilatı gibi devletin güzide kuruluşlarının vermiş olduğu dev desteklere rağmen kulüplerimizin, başarısız yönetim kurulları ve yanlış yönetim modellerinden dolayı iflasın eşiğini geçerek, artık iflas ettiğini söylesek yeridir. Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Akif Çağatay Kılıç, Ocak 2016’da TFF Başkanı Yıldırım Demirören ve Kulüpler Birliği Başkanı Göksel Gümüşdağ’ı kabulünde “Kulüplerimizin mali tabloları sürdürülebilir yapı olmaktan çıkmıştır” diyerek karşı karşıya olduğumuz acı gerçeği o tarihte bir kez daha gün yüzüne çıkartmıştı. Gelelim asıl meseleye... Kulüp başkanlarımıza ve yönetim kurullarına baktığımızda her biri kurumsallaşmış büyük şirket sahipleri. Bazı başkanların şirketleri ülkemizde ve yurtdışında büyük iş hacimlerine sahip. Anlaşılamayan kendi şirketlerini başarıyla yönetenler söz konusu kulüplere gelince neden başarısız oluyorlar. Her yıl yönetici değiştirip onlarca personel transferi yaparak ve hoyratça davranarak kendi şirketlerini milyonlarca lira zarara uğratıyorlar mı? Tabii ki hayır.. Neden mi? Cevabı çok açık, çünkü kendi şirketlerinde SGK pirimlerini ve vergi borçlarını silecek ve vergi kolaylığı sağlayacak devlet iradesi ve desteği yok da ondan. Peki neye ihtiyaç var bu yolda olması gerekeni yakalamak için...

Kurtuluşumuz kulüpler yasası mı?

Uzun yıllardır gündemden düşmeyen ama her nedense bir türlü yasalaşamayan kulüpler yasası Türk sporu ve futbolunun kurtuluşu mu acaba? Göreve gelen her bakanın gündeminde olan ve şu anki Gençlik ve Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç, 2015 yılında Samsun’da medya temsilcileriyle yapmış olduğu toplantıda Kulüpler Yasası’na ait yeni taslağın tamamlandığını ve bunun üzerinden yeni adımlar atılacağını, bir başka açıklamasında da 2016 yılında kulüpler yasasının mutlaka yasalaşacağını söylemişti. Kanunla ilgili taslak çalışması kapalı kapılar ardında sistem içerisindeki belli başlı kişilerle hazırlanır ancak bir türlü de kamuoyuyla paylaşılmaz. Alıştığımız senaryo, peki belli isimler tarafından hazırlanan, paydaşların ve katkı verecek farklı kesimlerin görüş ve düşüncelerinin alınmadığı bir kulüpler kanunu ne kadar bütünleştirici ve tarafsız olabilir? Bunun cevabını size bırakıyorum.

Sorunlarımız dağ gibi

Yıllardır her bakanın gündeminde olan ve bir türlü yasalaşamayan kanunu beklemeden, kriterlerin uygulanmasının önünde engel var mı? Futbol kulüplerimiz iflas etmişken neden hala yapısal anlamda birşey yapılmıyor veya yapılmak istenmiyor. Artık tüm sorunları çözmek için herkesin bildiği gerçeklerle yüzleşip şeffaf ve sürdürülebilir sistemin kurulması için Gençlik ve Spor Bakanlığı önderliğinde Türkiye Futbol Federasyonu ve tüm paydaşların gerçek anlamda sonuç odaklı çözüm üretmesi gerekli.. Çünkü sorunlarımız dağ gibi; iflas etmiş kulüplerimiz, maça giden taraftar sayısında düşüş ve azalmayan tam tersine artan sporda şiddet...

Geleceğimize yazık olmasın!

Başkan hava atar ama para yoktur, borçla transfer yapar batar ama devlet olarak kredi verip batan kulübü kurtarmaya çalışırız. Bırakalım artık çocuk emeklemekten kurtulup, kendi ayaklarının üzerinde durmayı ardından da koşmayı öğrensin... Ortada hasta var, onu iyileştirecek ilaç da var niçin adım atıp tedaviye geçmiyoruz... Sadece konuşarak şifa olamayız. Güneş her gün doğuyor saati gelince batıyor bu doğaya ait bir mucizenin adı öyle değil mi? Milletin konunun muhattaplarından beklentisi bir mucize değil sadece birşey yapıyor gibi gözüküp yapmayıp, yasanın açıklarından dolayı kulüplerin batmasına izin verilmemesi...Gerçekten yürekten duamız bu kafayı değiştirin göz bebeğimiz kulüpleri batırmayın, batırmayın ki yeni güneşlerin doğmasına hep birlikte tanıklık edelim. Son sözüm vatandaş adına ilgililere; atın artık beklenen adımı, çıkarın yıllardır beklenen ilgili yasayı böylece hem emeklere hem hayallere hem de geleceğimize yazık olmasın!

YORUM YAZ