MENÜ

Gerilim filmi gibi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Sarı kartlar havada uçuştu. 5 tane kırmızı kart var. Gol var, penaltı var. Tam bir gerilim filmi, tam bir heyecan fırtınasıydı dün akşamki maç. İlk yarının tartışmasız üstün olan tarafı Fenerbahçe’ydi. Oyunu her yönüyle üstün götürdüler ilk 45’te ve buda Beşiktaş’ın bazı oyuncularının kimyasını bozdu. Bunların başında da Querasma yer aldı. Dolayısıyla ilk yarının tamamında istediklerini minimum düzeyde yapabildi siyah beyazlılar, bu fotoğraf da Şenol Güneş’in bile sakin kalmasını olumsuz yönde etkiledi. Olumsuzluğun bu kadarı da kırmızı kartlarla sonuçlandı doğal olarak. Tabi, Neto’nun ilk yarının uzatmalarında gördüğü kırmızı kartın Beşiktaş’ın uyuna tutunmasında önemli rol oyadığının altını da çizelim.

İlk penaltının tartışılacak yanı yok. Ama ikincisi adına bu kadar net değilim. İsmail Köybaşı’nınki kırmızı kartsa, Tosiç’in İsmail’e yaptığı kırmızıoğlu kırmızıydı bence. Caner’in top oynamaktan ziyade rakip ve tribünlerle oynamasını kınıyorum, ayıplıyorum.

Tartışmasız şekilde ilk yarıdaki Mehmet Ekici’yi alkışlıyorum. Zaten maç kondisyonu zaafından ötürü yoruldu ve Aykut Kocaman haklı olarak ikinci yarıda kenarda tuttu kendisini. Ozan Tufan doğru zamanda doğru yerde bulunuyor, ama son vuruşları o kalitede değil. Bence bu yönünü geliştirmeli ve son vuruş çalışması yapmalı, hem de hemen.
İkinci yarıda daha arzulu ve üstün olanı Beşiktaş’tı. Ama daha sakin ve bilinçli taraf da Fenerbahçe’ydi.

Janssen kalite katmış Fenerbahçe’ye. Bir futbolcu kadar önemli işte. Gol atıyor, penaltı alıyor, arkası dönük oynuyor, ikili mücadeleden kaçınmıyor ve kazanıyor. Nihayet santraforunu buldu galiba sarı lacivertliler yıllar sonra. Josef’in ve sonradan oyuna dahil olan Alper’le birlikte Isla’nın da üstün performansıyla Fenerbahçe nihayet sahasında maç kazandı ve şampiyonluk mücadelesine ciddi şekilde tutundu.

YORUM YAZ