MENÜ

Savaşmadan olmaz

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Kolay değil, Şampiyonlar Ligi’nin tek namağlup ekibi, üstelik 8 maçta sadece 2 gol yemiş, yarım milyar Euro’luk bir dünya devi karşındaki. ‘Kesinlikle gol yemeyelim’ şartlanmasının yarattığı aşırı baskı, Fenerbahçeli futbolcuların ayaklarını birbirine doladı ilk yarıda. Öyle ki, en büyük silahı ayağa isabetli pas yapmak olan takım ilk yarıda ‘tek taraflı ateşkes’ ilan etmiş gibiydi.
Bu kez Deivid’in ayağından gelen harakiri golü, tribünleri bile oyundan düşürdü. Zico’nun askerleri, Chelsea’nin oluşturduğu Majino Hattı’nı bir türlü aşmayı başaramayınca umutsuzluğa teslim oldu bu yarıda.. Savaşmak yerine, siperde saklandılar. 39’da Kejo’nun iki defans oyuncusu tarafından biçilmesi ise kesin penaltıydı.
İkinci yarıda diriliş öyküsü vardı Fenerbahçe’nin. Aurelio’nun havan topunu ayağıyla önüne alan Kazım, attığı nefis golle Chelsea’nin biraz da ukalalık kokan özgüvenini yerle bir edip, panikletti. Ve roller bir anda değişmişti. Bitirici darbeyi de kuşkusuz gecenin en üzgün adamı Deivid’in, jeneriklik güdümlü füzesi vurdu. Maçın tartışmasız en iyisi Volkan’dı.
Kötü oynadıkları, kendi kalesine attığı golle geriye düştükleri maçta bile bir futbol devini alt eden bu çocuklar, alınlarından öpülmeyi fazlasıyla hak ediyorlar.
Ancak çıtayı yukarı taşımanın temel koşulu da ders vermek kadar, hatalardan ders almaktan geçiyor.

YORUM YAZ