MENÜ

Futbol mühendisi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Beşiktaş için ‘olmak ya da olmamak’, Fenerbahçe için gelecek yıl da Şampiyonlar Ligi’ne katılmayı büyük ölçüde etkileyecek atmosferi yüksek bir maçtı. Soğukkanlı olan kazanacaktı.
Futbol mühendisi MareAlex’in önderliğinde, dozu abartılmış bir sakinlikle başladı Sarı-Lacivertliler. Pas trafiğini engellemekte zorlanan Beşiktaş, ilk 10 dakika sadece izlemekle yetindi. Son kez bir derbiye ev sahipliği yapacak olan İnönü’de, tribünlerin yüreklerini ağızlara getiren öncü depremler, Lugano ve Kejo ile geldi. Ardından ‘küçük maçların büyük oyuncusu’ MareşAlex mükemmel kafayla ağları buldu.
İlk kornerini 18. dakikada atabilen Beşiktaş, ‘ıska’ sendromu yaşayan Lugano’nun sunduğu iki önemli fırsattan yararlanamadı. MareşAlex’in rakibi felç eden kornerleri, köşelerdeki güvenlik engeli yüzünden etkisizleşti.
Sahanın en kötülerinden Serdar’ın, sahanın en iyilerinden Gökhan’ın hatasıyla başlayan pozisyonda beraberlik golünü bulması, ilahi bir ironi gibiydi.
Yeniden dümene geçen MareşAlex, Semih Wesson ortak yapımıyla ikinci golünü de atıp, kendisini tartışanlara bilmemkaçıncı kez tekzip gönderdi. Ali Bilgin’in, bomboş kaleye atamadığı gol, kendi yeteneklerini unuttuğunun ya da inkar ettiğinin belgesi gibiydi.
İşler tersine döndü artık; bundan böyle Beşiktaş’ın kendi evinde kazanamama sendromu geçerli. Korner köşelerindeki manzara, futbolumuz adına büyük bir ayıptır ama sadece futbol oynamaya çalışan, sürekli ‘rakibe saygı’ diye konuşan bir emekçiyi hedef alan tribün teröristlerinin yaptıkları, ucuz bir zavallılık gösterisidir.

YORUM YAZ