MENÜ

Mehmet Batdal'ın onuru (2)

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Başlıktaki 2’nin nedeni bundan dört buçuk yıl önce, yani 28 Mart 2012’de yine bu sütunlarda Mehmet Batdal’ın onurundan bahsetmiş olmam. O zaman Galatasaray’da kırılan onurundan söz etmiştim, şimdi ise Başakşehir’de verdiği onur mücadelesinden bahsetmek istiyorum. Galatasaray’da oynarken, kritik bir Trabzon maçında son 15 dakikada kurtarıcı olarak sahaya sürülmüş, 90+4’de değerlendiremediği kolay bir gol pozisyon nedeniyle de Fatih Terim tarafından derdest edilmişti. Ben de bunun üzerine kabaca şunları dile getirmiştim:

“Son iki yıldır hiç kimse onun kadar itilip kakılmadı. Oradan oraya savruldu. Kulüpsüz kalıp yeniden Galatasaray’a sığındı. Terim de yüzüne bakmadı. Hiç bir maçta kulübeye dahi alınmazken, Trabzon maçında ise aniden kurtarıcı oldu! Lakin kaçırdığı golle yine hedef tahtasına oturtuldu. Başta hocası Terim tarafından! Adam kazanmakla nam salan Terim, Mehmet Batdal’ı bozuk para gibi harcıyor. Milan Baros’a iki yıldır derviş sabrı gösterenler söz konusu Mehmet Batdal olunca şahin kesiliyor. Ayıptır, yazıktır, günahtır!”

Bu kez milli takım

Aslında bugün de benzer bir süreci yaşıyor Mehmet Batdal! Elbette milli takım açısından! Galatasaray’da kaçırdığı o kritik gol nedeniyle Batdal’ın ipini çeken Terim, milli takımın santrfor sıkıntısı çektiği şu günlerde lider Başakşehir’de harikalar yaratan başarılı futbolcunun yüzüne bile bakmıyor! Oysa Mehmet Batdal, usul usul şampiyonluğa göz kırpan -umarım olurlar- Başakşehir’de sistemin kilit oyuncularından. Takımın omurgasını oluşturan parçalardan biri. Makinenin en önemli dişlisi. Pek fazla gol atamasa da, yaratılan gol pozisyonlarının büyük bir kısmında onun katkısı var.

Onurunu tamir etti

Rakip stoperlerin arasında duvar olması, yüksek topları alarak arkadaşlarına servis yapması, ileriye atılan topları tutarak takımının karşı alana yerleşmesini sağlaması, takımının set hücumlarında bağlantı noktası olması ve yaptığı hücum presle rakip defansı yıpratması, takım savunmasını en önde başlatması tecrübeli futbolcunun sahaya yansıttığı özelliklerinin bazıları. Bunların yanı sıra yaptığı topsuz koşularla Başakşehir’in hızlı forvetlerine koridor açan ve bu sezon attığı kritik gollerle de takımına puan kazandıran Mehmet Batdal, önceki yıllarda kaybettiği özgüvenini yeniden geri kazanmış, kırılan onurunu da tamir etmiş gözüküyor.

Yaşlı değil iyi!

Hocası Abdullah Avcı’nın kendisine olan güvenini, desteğini boşa çıkarmayan ve her maç üstüne koyarak oynayan Mehmet Batdal, halen ülkemizin en önemli pivot santrforu (Bu alanda kendisine Bursasporlu Kubilay Kanatsızkuş rakip olabilir). Yaşı 30’u bulan Mehmet Batdal, umarım bu performansını sürdürür ve kaybolan yıllarını hızla telafi eder. Buna hem kendisinin hem takımının hem de bugüne kadar formasını hiç giyemediği A Milli Futbol Takımımız’ın ihtiyacı var çünkü...

Son sözüm yaşı itibariyle Mehmet Batdal’ı milli takıma yakıştıramayanlara... Genç futbolcu-yaşlı futbolcu yoktur, iyi futbolcu-kötü futbolcu vardır! Mehmet Batdal da iyi bir futbolcu ve üstelik iyi de bir insan! Tespihli, silahlı, külahlı futbolcuların milli takım kamplarında cirit attığını da göz önüne alırsak!..

YORUM YAZ