MENÜ

Kartal inadı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Bursasporlu taraftarları stada sokmama kararını alanlar, dün akıtılan kanların hesabını verecekler mi acaba? Olay çıkacağı endişesiyle taraftara yasak koymak aczin ifadesi değil midir? Böylesi bir uygulama iki camia arasındaki husumetin artarak devam etmesini sağlamaktan başka bir işe yarar mı? Türkiye’de bütün takımlar deplasmana taraftarını götürürken, Beşiktaş ve Bursaspor birbirleriyle dış sahada yaptıkları maçlarda seyircisinden yoksun kalıyor. Takımlarını yalnız bırakmak istemeyen bazı çılgınlar da, dün yaptıkları gibi rakip taraftarın arasına karışarak, olaylara zemin hazırlıyor.
Beşiktaş kendisi için zor geçeceği düşünülen karşılaşmayı umduğundan daha kolay kazandı. Aslında pek de iyi oynadıkları söylenemez. Bursaspor orta alanının pres yetersizliğine, savunma hataları da eklenince Siyah-Beyazlılar, golleri bulmakta zorlanmadı. Boş alan bulduğunda Türkiye’nin en etkili forveti olan Holosko, hiç kuşkusuz galibiyetin baş mimarıydı. Slovak futbolcu, ilk golde Ömer Aysan, ikinci golde de İsmail Güldüren’in zamanlama hatalarını çok iyi değerlendirdi. Beşiktaş’ın dün gece önemli artılarından biri de savunmasının geçmiş maçlara oranla daha dikkatli ve uyumlu oluşuydu. Bursaspor hemen hemen hiç pozisyona giremedi. Özellike İbrahim Toraman, Herve Tum’a gerek yerden, gerekse havadan büyük üstünlük sağlayarak Kamerunlu futbolcuyu sahadan sildi. Savunmanın başarısında Cisse’nin de önemli katkısı vardı. Fransız futbolcu, Bursaspor ataklarını başlamadan bitiren isimdi.
Oyun genelde Bursa’nın kontrolünde gözüktü. Ancak bu, Yeşil-Beyazlı takımın futbol oynadığı anlamına gelmez. Durum, skor avantajını eline geçiren Beşiktaş’ın kalesini savunma refleksinden başka bir şey değildi.

YORUM YAZ