MENÜ

Fener aşkı bambaşka!

Abone Ol Google News

Taraftarlık nihayetinde bir tutulma halidir. Bağlanmaktır, kara sevdadır. Karşılık beklemeden sevmektir. Bu öyle bir sevgidir ki, son nefes verilene kadar devam eder. İnsan eşini, işini, fikirlerini, ideolojisini, dünya görüşünü, hayat felsefesini değiştirebilir, ama tuttuğu takımı değiştirmez. Taraftarlık bakidir. Takımına tutkun olanın içindeki ateş hiç sönmez. Taraftar, aldığı her nefeste delicesine sevdiği takımını hisseder. Takımıyla yatar, takımıyla kalkar. Ruhunda, bedeninde, rüyasında, hülyasındadır o sevgili. Adeta onun için yaşar. Eşi, benzeri olmayan bir sevgi ilişkisidir bu. Sağlıklı mıdır? Bilinmez. Hangi aşk sağlıklı ki? Sonuçta taraflardan birine zarar vermediği takdirde, bu gönül ilişkisi pozitif enerji üretir.

Haberin Devamı

Bir de işin marazi boyutu vardır. Taraftarlık hastalıklı bir tutkuya dönüştüğü vakit yıkıcı olmaya başlar. Başta takımı olmak üzere çevresindeki her şeye zarar verir. Kendine dahi. Bu, sevginin nefrete dönüşmesi halidir. Burada söz konusu olan isteklerdir, tatmindir. Bu tip taraftarlar takımlarının hep kazanmasını isterler. Aşkları vermek değil, almak üzerinedir. Saplantılı aşıktırlar. Kendi arzu ve istekleri doyurulmadığı takdirde, saldırganlaşırlar. Gözü dönmüş bir halde önlerine gelen her şeyi yakıp yıkarlar. Ortada patolojik bir durum söz konusudur. Kısaca ruhsal bir bozukluk diyebileciğimiz bir vak'adır, sözünü ettiğimiz.

Haberin Devamı

Ülkemizde hemen hemen her takımın bu tipte taraftarı mevcuttur. Pimi çekilmiş bomba gibidirler. Her an infilak etmeye hazırdırlar. İşlerin biraz ters gitmesi, kudurmaları için yeterli nedendir. Kaybedilen bir maç veya şampiyonluk, ya da küme düşmek infial etmeleri için kafidir. Vandallar gibidirler. Kırar dökerler, çevreyi tahrip ederler. Bu tür saldırganlığa en çarpıcı örnek Rüştü'nün dövülmesiydi. Aradan geçen yıllar içinde Aziz Yıldırım taraftar profilini büyük ölçüde değiştirdi. Ancak görülüyor ki, henüz işi bitmemiş. Canavar bu kez Samandıra'da hortladı. Gözü dönmüş bir güruh, takım otobüsünü taşladı, Alex'e, Kezman'a saldırdı. Fenerbahçe'nin bu çapulcuları bir an önce bünyesinden atması gerekmektedir. Azınlıktırlar, ama bünyeyi çürütmeye yeterler. Mikrop misali. Bu canavarı boğmadan Fenerbahçe dünya kulübü olamaz.

YORUM YAZ