MENÜ

Lincoln, Lincooln

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Nur topu gibi bir tartışmamız daha oldu. ‘Bir adam bu kadar kolay atılır mı?’, atılır. Eğer Türkiye’de isen ve her karar dakikalarca tartışılıp kişilik haklarına saldırılırsa atılır...
Sizin oyun kurucunuz, taraftarınızın gözbebeği, doğru ya da yanlış, gördüğü ilk sarı kartla risk altında yaşıyorsa, rakip oyunu başlatırker gerekli mesafeye açılmazsa ikinci sarı kartı görür ve atılır... Top ayağındayken büyük oynayan Lincoln’ün, beyin fonksiyonları sanki topsuz oyunda dumura uğruyor. Yazık oluyor... Büyük futbolcu tolere edilmeyi bekleyen değil, sahada kalmak için elinden geleni yapandır.
Kırmızıdan sonra devre bitene kadar ‘Selçuk Dereli annen nereli’, ‘Selçuk söyle kaç para aldın’, ‘Selçuk Allah belanı versin’ tezahüratları bitmek bilmedi. Haklı olmak başka, haklı kalmak başka. Çirkin ve kötü tezahürattan 3 kez ceza alan Galatasaray, şüphesiz ki disipline sevkedilecek. Çoğu protestonun içinde küfür olmasa da muhtemelen ilk maç seyircisiz oynanacak, disiplin ceza vermesse diğer camialar ayağa kalkacak. Maç kritiğinde bunun ne işi var diyorsanız, önümüzdeki hafta boyunca sürecek tartışmalara bakar, sonra bir daha yorum yaparsınız.
Galatasaray’da sakatlık sıkıntısı da bitmiyor. 3 kişi dönüyor, 2 kişi gidiyor. Hakan Balta gibi bir milli futbolcu ısınırken nasıl sakatlanıyor, akıl almıyor! Skibbe’ye de akıl sır erdirmek güç oluyor. Volkan ve Alpaslan gibi iki alternatif varken, ön liberoda dahi hücuma yeterince destek vermeyen Topal, dörtlünün solunda oynuyor. Ve maç sonuna kadar hücumda hiç gözükmezken ayağındaki her topu rakibe veriyor.
Ligin en az gol yiyen takımı Kayserispor pozisyon vermiyor, hücumda da rahatsız edemiyor. Cangele ile biraz sinir bozuyor. Zaten savunma başarılarının yüzde 20’sini hücumda gösterseler, belki de ilk üçteler. Hücuma planları yok. 2 pozisyon kurtaran Sanctis topu görmeden yere yatmasa, gol bulma ihtimalleri de yok.
Kredi bitti...

YORUM YAZ