MENÜ

Gençler ve şahaneler

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Şahane bir maç seyrettik. Hataları konuşmaktansa Trabzonspor’un ve Başakşehir’in ikinci gollerindeki kaliteyi konuşmak isterim. Benim maça dair en büyük sevincim ise Abdülkadir’in performansı. Ersun hoca çok zengin yedek kulübesine rağmen pırlantayı sahaya atarak, yabancı futbolcu meselesine konuşmadan farklı bir pencere açtı. Geçen sene Abdullah Avcı’nın yaptığı gibi... Cengiz kalitesiyle ışığı yaktı, yönetiminin saygı duyduğu Avcı sporcusunu sonuçta kulübüne 15 milyon Euro kazandırıp İtalya’ya yolladı. Maçın 61. dakikasındaki kırılma anında Trabzonspor altyapısının hepimize armağanları vardı. Abdülkadir, kendisi daha 4 yaşındayken Arsenal’de oynamaya başlayan, 8 sene Arsenal, 4 sene City’de zirvelerde dolaşan Clichy’yi çalımladıktan sonra pasını Yusuf’a attı, Yusuf’un güzel şutu direkte patladı. O vuruş gol olsa, Trabzonspor 3 puanı cebine koyup dönecekti. Olmadı, Yanal oyuna müdahale etmek için fazla bekledi, Avcı beklemedi.

Kalitenin belgesi

Elia ve Batdal hamleleri ev sahibinin evindeki yenilmezlik serisini 25 maça getirdi. Mevlüt’ün attığı gol hazırlanış bakımından harikaydı. Harika demişken, Burak’ın ikinci golüne değinmemek olmaz. Attamah’ı ve Epureanu’yu geçişi, Volkan’ı terse yatırışı kalite kokuyordu. Burak da zaten bu kalite olmasa arkadaşları ile birlikte 31’de bırakırdı! Pasaport değil, kalite oynuyor. 18’lik Abdülkadir de, 20’lik Yusuf da, 38’lik Emre de bizim. Kaliteliler ve sen dahil ne de güzel oynuyorsunuz değil mi Burak? Trabzonspor’un takım halinde uzun süre yaptığı baskı, Yanal’ın bence risk alarak oynattığı Okay ve Mustafa’sı başarılıydı. 70’ten sonra düştüler, kulübeden müdahale ise gecikti. Başakşehir ise bildiğiniz gibi. Yorgun ama çok kaliteli... Son 5 dakikada yakalanan 3 gollük pozisyon da fiziksel kalitenin belgesi... Başakşehir ilmek ilmek dokuyarak 4 senede buraya geldi. Trabzonspor’un bu süreye, oyuncuların da desteğe ihtiyacı var.

YORUM YAZ