MENÜ

Taçlandırma zamanı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

30 maçın 26’sını kazandık. Çok güzel. Beşiktaş, 10’da 10 yapıp rekor kırdı. Gurur verici. Ama henüz elimizde birşey yok. Çok maç kazanana kupa vermiyorlar. Herşey bugün başlıyor, İsrail, Fransa ve Rusya’da. ULEB Kupası’nda ilk turun en başarılı ülkesi Türkiye. Beşiktaş, Galatasaray ve Türk Telekom’un hedefi Final 8. Fakat ilk turdaki rakipler beni tedirgin ediyor. Bu kupada şampiyonluk kovalayan Beşiktaş, H. Jerusalem karşısına çıkacak. Hapoel her ne kadar grupta 5 maç kaybetse de, evinde oynadığı 5 maçı da kazanmış. Tur sayı averajı ile belirleneceği için, 40 dakika boyunca konsantre olmak ve ciddiye almak gerekir rakibi. Haftasonu ligde Maccabi Tel Aviv’e farklı yenilseler de, bir hafta önce aynı takımı devirip İsrail Kupası’nı kazanmaları, istikrarsız ama potansiyel sahibi olduklarını gösterir.
Asvel yabana atılmaz...
Galatasaray’ın rakibi Asvel eski günlerine dönmeye çalışıyor. Fransa’nın efsane takımı haftasonu lig liderliğine yükseldi. Beko Basketbol Ligi kadar kaliteli olmasa da, Fransa Ligi lideri yabana atılmaz, hele Foirest, Jeanneau gibi tecrübeli milli oyunculara, Conley, Wilson, Troutman gibi skorer Amerikalılar’a sahip bir takım hiç.
En zorlu kurayı belki de Telekom çekti. Sezon başında U. Kazan kupanın favorileri arasında gösteriliyordu. Ama onlar da 5 yenilgiyle son anda tur atlayabildiler. Rus Ligi’nde de 11 galibiyet ve 6 yenilgi ile 5. sıradalar. Bu hafta güçsüz Ugra’yı farklı devirdiler. Lavrinoviç (Litvanya), Padius, Chikalkin (Rusya), Tusek (Slovenya), Kirksey (Fransa), Stanescu (Romanya) hepsi milli oyuncular. Tek Amerikalı McCullough’yı da yakından tanıyoruz. Kağıt üstündeki güçlerini sahaya yansıtamıyorlar ama bu yansıtmayacakları anlamına gelmez!
Bizimkiler de belki böyle düşündüğü ve kupaya konsantre oldukları için ligde çok kötü oynadılar. Beşiktaş, son dakikada yenebildi Türkiye Kupası finalisti Renault’yu. Galatasaray, müthiş maçta Karşıyaka’ya boyun eğip, ikinci yarıdaki 4. mağlubiyetini aldı. Barcelona’ya transfer olan Neal’den yoksun ilk maçına çıkan İzmir ekibi, coach Ahmet Kandemir’in de dediği gibi, ilk kez atarak değil, attırmayarak kazandı. Son çeyrekte 9 dakikada sadece 2 sayı yiyen Kaf-Kaf, 30 saniyede 9 sayıyı potasında görmesine rağmen, 75 sayının 55’ini atan iki Amerikalı Marshall ve Hosley’in olağanüstü performansı ile de sonuca gitti.
En görkemlisi Banvit
En görkemli sonuç Bandırma’dan geldi. Banvit hiç şüphesiz bu sezonki en muhteşem performansı sergileyen takım oldu. Telekom’a 125 sayı atıp rakibini adeta ezen Banvit neredeyse her hücumda sayı bulmuş, atamadıklarını da 15 hücum ribauntuyla tamamlamış. Kupa sarhoşu, Rusya yolcusu Telekom’un bu halinin istisna olacağını umuyorum. Diğer maçlarda sıradışı bir durum yoktu.
Bu akşam da olmamasını diliyoruz. Rakiplerin durumunu özetledik, ama Beşiktaş, Galatasaray ve Telekom’un onlardan çok daha güçlü olduğu bir gerçek. Sadece bir anlık gafletin çok pahalıya malolabileceğine dikkat çekmek istedim. Beklentimiz ilk turdaki harika performansın devam etmesi. Yüzüp yüzüp kuyruğuna gelip, oradan geri dönmekten, final sendromlarından fena halde sıkıldım çünkü.

YORUM YAZ