MENÜ

Korkusuz Ömer

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin kazanmaya ne kadar kararlı ve inançlı olduğu, Ömer Onan’ın o kritik anda topun kendisinden çıktığını hakeme bildirmesinden belli oluyordu. Bir an için tereddüt etmedi, hakem topu Fenerbahçe’ye vermesine rağmen, “Hayır, top benden çıktı” dedi korkusuzca. Maç kopmamıştı daha, kaybetme riski vardı Fenerbahçe’nin ama Ömer’e göre yoktu. Ömer’in psikolojisi, Fenerbahçe-Efes Pilsen arasında oluşan bu farkın bir yansımasıydı aslında. Zaten Efes gibi bir takıma karşı 10-0 yapmanın başka bir izahı da olamazdı. Ömer Onan’ın yaptığı bu hareketin başka bir boyutu da var. 3-0 öndeyken, “Golü elle attım”, ya da 20 sayı fark yapmışken, “Top benden dışarı çıktı” diyenlere yakıştırılan Fair Play yaftaları ile Efes’in geri dönmeye başladığı anda Ömer Onan’ın duruşu arasında dağlar kadar fark var. Ömer’in adamlığı zaten tescilliydi, bu cabası oldu. Bir başka boyuta geçelim. Bir sporcu böyle bir tutum içinde olmalı mı? Ömer’in lehine kariyeri boyunca hiç düdük çalınmadı mı? Mutlaka çalınmıştır. Ya da bundan sonra çalınmayacak mı? Her seferinde ismini aldığı Hz. Ömer gibi adalet mi dağıtacak, hakemleri düzeltecek mi, ya da daha önce niye düzeltmedi? Bir sporcu sürekli dürüst davranıp, rakipten aynı erdemi göremezse enayi durumuna düşer mi, düşmez mi? Kararı sen vereceksen, hakemin orada ne işi var o zaman. İyisi mi, kafaların fazla karışmaması için hakemlerin de işine karışılmamalı. Herkes işini doğru yapsın. Sporcunun dürüstlüğü de hakemi aldatmamak, numara yapmamak, kandırmaya çalışmamak, rakibin emeğini çalmamaktan ibaret olsun, hakemi düzeltmekten değil.
Solomon ilk yarı 7/8 atarken, Efes’in 3 kısası Penn, Ender ve Serkan 0/10 şut attı. Doğal olarak da fark açıldı. İkinci yarı inanılmaz bir gayret gösterdiler. Neredeyse yakalıyorlardı Fenerbahçe’yi. Ama Fenerbahçe’nin de savunmada harcadığı yüksek efor, Efes Pilsen’in son atımlık barutuna da engel oldu.

YORUM YAZ