MENÜ

Gemiyi kaptan kurtardı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Maça iyi başlayan, maç öncesi çalıştığı tüm stratejileri uygulayan taraf Galatasaray’dı. Tribünler boştu belki ama o, Abdi İpekçi’de izlemeye alışık olduğumuz Galatasaray vardı sahada. Coach Ergin Ataman, maça 4 uzunla başlayıp, Fenerbahçe’nin ikili oyun hücumlarını tamamen sıfıra indirdi. Fener uzunlarına ters taraftan sürekli yardım gelirken, Udoh-Vesely ikilisi ilk
yarıda tam 6 top kaybı yaptı. Hücumda üretirken çok zorlanıyordu Sarı- Lacivertliler. Galatasaray Odeabank tarafında ise hücumlar tıkır tıkır işliyordu. Fenerbahçe, savunmada her pozisyonda adam değiştirirken, uzunlara ikili sıkıştırma gitti sürekli. Galatasaray bu sıkıştırmalarda ters tarafa attıkları her pas sonrası ya boş üçlük buldu, ya da turnike attı. Ribauntlarda da 14’e 7 üstünlük kuran Galatasaray, soyunma odasına 10 sayı önde giderken, ikinci yarının başında da fark 12’ye çıktı.

1.5 dakikada 8-0 oldu

Burada iki taraftan yapılan hamleler maçın sonu için fazlasıyla belirleyici oldu. Ergin Ataman, Davis’in yorulması, Micov’un faul problemine girmesiyle biraz da mecburiyetten 4 uzundan vazgeçmek zorunda kaldı ve Sinan ile McCollum’u aynı anda sahaya sürüp takımı kısalttı. Bu anda da Obradoviç ilk yarıda hiç kaçırmadan 8 sayı atan ama bir yanlış şut tercihi nedeniyle kenara aldığı Melih’i tekrar oyuna aldı. Melih’in üçlüğüyle başlayan 8-0’lık seri ile maç bir anda kafa kafaya geldi. 1.5 dakikada gelen bu seri, bütün gidişatı değiştirdi. O ana kadar isteksiz, ribauntlarda etkisiz, hücumda beceriksiz taraf olan Fenerbahçe, ivmeyi eline aldı. Galatasaray ise özellikle savunmada bütün yaptığı doğrulardan vazgeçti. Hal böyle olunca Fenerbahçe Abdi İpekçi’de 65 dakika boyunca bulamadığı ritmi yakaladı. Melih’in yanı sıra, Udoh, Kaliniç, Vesely, Dixon devreye girdi ve bu salonda uzun süredir kazanamayan Fenerbahçe, şeytanın bacağını kırdı. Tabii ki salonun boş olması, onların işini fazlasıyla kolaylaştırdı.

YORUM YAZ