MENÜ

Çok özlemişiz

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Rüya Takım karşısında bu gençler ve Mehmet Okur, İbrahim Kutluay ve Serkan Erdoğan gibi yıldızlarımız az daha maçı kazanıyordu. Özellikle son periyotta İbrahim ve Serkan’ın üçlükleri, Amerikan takımını şaşkına çevirirken, yapılan basit top kayıpları tarihi bir sonucu almamıza engel oldu. Maçın ilk periyotunda rakiple başa baş oynadık. Ancak ikinci çeyrekte, savunmada hiç konsantre olamadık. Arka arkaya 5 pozisyonda aynı basketleri yedik. Geri koşmadık. Rakibe çok kolay fast break şansı tanıdık. Böyle olunca da, Rüya Takımı bir anda farka ulaştı. Karşılaşma boyunca da bu fark korundu. Tanjeviç son periyot hariç bence maçı değil, oyuncuları ve takımı kazanmak için çaba sarfetti. Larry Brown bile Okonofor ve Stoudamare gibi genç oyuncularına şans vermezken, Tanjeviç hafif sakatlığı bulunan Hidayet’i riske etmedi, hiç düşünmeden Cevher’i ilk beşte sahaya sürdü, Semih, Barış, Fatih Solak ve Valentin gibi 20 yaşın altındaki oyunculara çok fazla oynama süresi verdi. İtalya, ABD’yi yenerken, Almanya da uzatmada kaybederken alan savunması kozunu oynamış ve kazanmıştı. Tanjeviç ise 40 dakika boyunca adam adama savunmadan taviz vermedi. Biz de alan savunması yapsaydık, Rüya Takım ikili oyunlardan bu kadar sayı üretemez, 23 asist yapamazdı. Belki de ABD’yi devirebilirdik. Artık umutlarımız ikinci maça taşındı. Abdi İpekçi Spor Salonu’nda muhteşem bir atmosfer vardı. 2001 Avrupa Şampiyonası’ndan sonra böyle bir ortamda maç izlemeyi çok özlemişiz.

YORUM YAZ