MENÜ

Kırılma maçı

Abone Ol Google News

Usta kalem Cem Dizdar’la dört soru, dört cevap...

Haberin Devamı

1 Gökhan’ın milli maçlar öncesi düzelmesi ve milli takımda oynaması sadece bir rastlantı mı? Zamanında Kolot’un söylediği “Gökhan neden Beşiktaş’ta yok, milli takımda oynuyor” serzenişi haklı mı?
Futbol, bu tip spekülatif düşünceler için muazzam olanaklar sağlıyor. Celal Kolot’un tespitini anlamakla birlikte benim düşünce sistematiğime uygun düştüğünü söyleyemem. Sonuçta Zan da, diğer futbolcular gibi oynarken para kazanmak, para kazanırken eğlenmek isteyecektir. Futbol, müzisyenlik gibidir. Enstrümanına ara veren müzisyenin yeteneği nasıl körelirse futbolcu da oynamadıkça ‘sağırlaşır.’ Ben Zan için şöyle düşünüyorum; çok sakatlık geçirdiği için ‘kırılgan bir yapısı’ var. Sorunu fiziki olmakla birlikte aynı zamanda psikolojik de. Ne varki, ihtiyaç olduğunda çıkıp oynuyor. Kabul etmek gerekir ki, Fatih Terim’in bu ülke futbolcuları üzerinde büyük bir etkisi var. Deyim yerindeyse, tüm futbolcular gözünün içine bakıyor. Gökhan Zan’ın milli maçlar öncesi kendisini iyi hissetmesinde bunun da etkisi olduğu kanaatindeyim...

Haberin Devamı

2 Bobo’nun, Brezilya Milli Takımı’na gidişi Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Ancak Sambacı 90 dakika bekledi. Bobo’nun düşük performansında, yaşadığı heyecanın ve kendini milli takıma saklama telaşının etkisi olabilir mi?Bobo’nun milli takıma seçilmesi Türkiye’yi ayağa kaldırdı mı bilemem ama Beşiktaşlılar’ın Fenerbançelilerle “eğlenmesi” için fena malzeme sağlamadı.
Robinho, Luis Fabiano, Sobis ve Baptista gibi oyuncuların arasına bir beşinci olarak Bobo’nun Brezilya Milli Takımı’na seçilmesi gayet anlamlı. Bazı köşe yazarları bunu, Brezilya futbolunun küresel pazardaki ekonomik dengeleri açısından ele aldı ama ben yine de piyasa ilişikleri dışında sahada oynanan bir oyun olarak futbol üzerinden düşündüğümde Dunga’nın Bobo tercihini önemli buluyorum. Bobo, yükselişte bir oyuncu. Beşiktaş’tan daha iyi hücum oynamayı becerebilen bir takımda gelişimini daha da hızlandırabilecek futbol alt yapısı var. Son haftalarda düşükmüş gibi görünen performansında milli takıma seçilme faktörünün etkili olduğunu sanmıyorum. Beşiktaş doğrusu son haftalarda pek de parlak bir görüntü çizmiyor. Oyuncularla ilgili bu tür değerlendirmeler yaparken, futbolcunun seviyesinin takımın seviyesine bağlı olduğunu gözden kaçırmamak gerek.

3 Tümer Metin, önceki günkü milli maçta İnönü’deydi. Tribünler askerlik sorunu bulunan Tümer’e tepki gösterdiler. Milli bir maçta milli bir futbolcu olan Tümer’e gösterilen tepki doğru muydu?Bu tür netameli konuların çözümündeki anahtar, kanımca ‘empati’ olmalı. Kendini karşıdakinin yerine koyup, onun bakış açısından bakabilmek çabası sorunu anlaşılır kılar. Tümer Metin’in durumu insanları ‘milliyetçi’ kaygılarla rahatsız etmiyor. Tepki daha çok Beşiktaşlı taraftarların Tümer Metin’in Fenerbahçe’ye transferinde kullandığı yönteme itirazdan kaynaklanıyor. İnsanlar Tümer’in yöntemini ahlaklı bulmadı, bu kesin. Bence de uyguladığı ‘taktik’ problemliydi. Askerlik meselesinin protestoda kullanılması ise sadece durumun gereği. Tümer Metin’in ve bizim bu protestoları anlamamız gerek diye düşünüyorum.
Ancak protestocuların da Tümer Metin’i anlamaları gerek. Onun kendi hayatıyla ilgili bir konuda yasal mevzuuatı kullanması kadar anlaşılır bir şey olmasa gerek. Kaçımız o durumda olup da başka türlü davranabileceğimizi iddia edebiliriz ki? İddia etsek bile bu ne kadar sahici olur...

Haberin Devamı

4 Kayserispor karşılaşmasında Baki ve İbrahim Toraman yok. Gökhan Zan’ın yanında yeni transfer Gordon Schildenfeld oynayacak. Acaba Sağlam’ın bu tercihi doğru olur mu?Celal Kolot yöneticiyken açıklamalarıyla ilgili en sert eleştirileri yöneltenlerden biri olarak, transfer politikası konusunda son söylediklerine Beşiktaşlılar’ın dikkat kesilmesi gerekir diye düşünüyorum. Nicola Legrotagglie ya da Anderson gibi müdafaa oyuncularının alınmamasının, gelinen noktada ne denli kritik tercih yanlışlıkları olduğu ortada. Diatta gibi açık yanlışın üzerine, “Drpiç olmadı Gordon Schildenfeld’i alalım” gibi akıl almaz bir yaklaşımı olan teknik ekip konusunda kafalarda ciddi soru işaretleri oluşuyor. Malum, her stoper aynı değildir. Örneğin, Baki sol stoperde dökülürken sağ stoperde o kadar vahim hatalar yapmıyor. Keza Gökhan Zan-İbrahim Toraman tercihinde de, Toraman solda oynayınca ister istemez daha çok hata yapabiliyor. O nedenle “bir stoper aldık kurtulduk”la olmuyor bu işler. Kayserispor maçı bana göre Beşiktaş’ın kırılma maçı. Bu maçın ardından Sağlam’ın yapmak istediğini ve yapabilme kapasitesini daha iyi analiz edebiliriz.

Haberin Devamı
YORUM YAZ