MENÜ

En az puan kaybeden kazanacak

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

‘Evsiz barksız’ ikinci sezon... Yetmezmiş gibi nedenleri açıklanamayan onca sakatlık, kazanılamayan derbiler, Sivok gibi bir tecrübeden yoksun bırakılan sorunlu müdafaa hattı... Buna rağmen şampiyonluk yarışına tutunan Beşiktaş’ta işler beklenmedik biçimde iyi gidiyor.

Dün gece de mecalsiz Karabük karşısında kısa dönemli sıkıntılar yaşasalar da kaleci Waterman’ın atıldığı anda denklem onlar lehine tamamen çözülmüş oldu. Öyle bir maç ki, takımın bankosu Veli’ye ihtiyaç dahi duyulmadı. Atiba orta sahada topu ele geçirme işini tek başına organize etti. Ne var ki, Gökhan Töre bu takımın hem avantajı hem de ‘dezavantajı’ olmayı sürdürüyor.

Kapalı düzende lig

Evet, ağırlıklı olarak ‘kapalı düzen’de oynanan bir lig bizimki. Özellikle ‘büyük takım’lara karşı pozisyon vermemiş olmayı marifet bilen çok sayıda hoca ve takım var. Töre de bu düzen içinde ‘çilingir oyuncu’ olarak zaman zaman iş görüyor kuşkusuz. ‘Adam eksiltme’, ‘dikine oyun’ gibi bu ülkede pek sevilen hallere müptela düzeyindeki düşkünlüğü ise çevresindeki arkadaşlarıyla uyumunu bozarken onların da işlevsizleşmesine neden oluyor.

Dün de bir çok kez Sosa, Tolgay ya da Pektemek yerine ya kendini ya da ‘yanlış bölgede’ki arkadaşını tercih etti. İstekli, gayretli, çalışkan ama ‘takımla oynama konusunda’ hayli eksik. Sosa, Tolgay gibi ‘yaratıcılar’ varken doğaçlama yönü ağır basan Töre’yi oyun düzeni içine çekecek bir örgütlenme şart görünüyor Beşiktaş’ta.

Necip planı bozdu


Derken maç tam da Beşiktaş’ın istediği ritme ulaşmışken sakatlanan Ersan’ın yerine giren Necip’in girdiği ilk pozisyonda gördüğü kırmızı kart herşeyi bozdu. Saha içi yerleşimleri de oynama arzuları da düştü. Oyunu yeniden organize edemezken bir de gol yiyince işler iyice çıkmaza girmişken Sosa/Cenk işbirliği ipten dönen Beşiktaş’ı yeniden yarışta tuttu.

‘’Bu düzen, bu ritm şampiyonluk için yetmez’’ diyeceğim ama rakipleri de onlardan aşağı kalır değil. Dur bakalım ne olacak?

YORUM YAZ