MENÜ

Sadece 1 puan

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İki takım da; Önce oyunu tutalım, sonra bulursak atalım diye düşünmüşlerdi. Bu düşüncedeki Eskişehir’i anlayabiliriz ama Şampiyonluk çizgisine yakın duran Fenerbahçe’yi hoş görmek mümkün değil. Maça çıkarken rakibinin neredeyse iki katı puana sahip olacaksın. Yedeklerin Kuyt, Sow, Emenike, Webo ve Selçuk olcak sonra da ürkerek oynacaksın!? Sarı-Lacivertliler, topa sahip olunca, etkin forvet hattıyla rakibin oyun dengesini bozup kurgusunu kırıyor. Bunu yaparken en büyük özelliği kompak oynayabilmesi stoperiyle santrforunun bir birinden kopmadan tüm takım olarak yakın ve yardımlaşarak pas trafiğini hızlandırmaları onları skora çabuk taşıyan artıları. Peki dün gece ne oldu? Öncelikle bir birlerinden uzak ve çok koşmak zorunda kaldıkları, rakibin de orta alanda çoğalıp bozduğu görüntü çıktı ortaya. İlk yarı Fenerbahçe’nin üstünlüğü içerisinde geçtiği gibi görülse de pozisyon üretemedi. Eskişehir’e de pozisyon vermedi. Mori’yi Alves’le dönmeden baskıladı, yer değiştirdiğinde ise Bekir’le doğru paylaşıp, etkisizleştirdiler. Topal ve Emre’de öncelikle Lawal’ı sonra Sezer ve Kaan’ı bloklayarak öne top taşıtmadılar. Buraya kadar iyi düşünceydi de bir de oyunun diğer tarafı karşı kalede pozisyon üretmek gerekiyordu, onu beceremediler. İlk yarı için etkili iki hücumcu, iki bekti. Onlarında yan ortaları uzun boylu Yumlu ve Sezgin de eridi. Eskişehir kendi pişirip kendi yediği golle Fenerbahçe’ye moral verdi. Ancak ikinci yarı her tarafı dökülen konsantrasyonu eksik ve ilk yarıda yorulan amaçsız deplasman takımı görüntüsünde Fenerbahçe seyrettik. Skibbe, oyunu koparmaya İsmail hoca ise Selçuk hamlesiyle oyunu tutmaya çalıştılar. Oysa, şampiyonluk için tersi olmalıydı. Gecenin özeti Kanarya, puan kaybetmedi, 1 puan aldı...

YORUM YAZ