MENÜ

Trabzon gümbür gümbür

Abone Ol Google News

Mücadelesiyle, sertliğiyle, golleriyle ve en önemlisi dramatik sonuyla Beşiktaş - Trabzonspor maçı hafızalarda yer edecek bir derbi oldu. Beşiktaş için girdiği kriz durumundan çıkmak adına, Trabzonspor içinse hem puan farkını artırmak hem de rakiplerine gözdağı vermek açısından önemli bir maçtı.

Haberin Devamı

Maçın ilk yarım saati oldukça sert geçti. Sık sık duran oyunun bu kısmının oyun akıcılığı sekteye uğrarken bu sekansın sonu bu sertlikten nasibini alan Bakasetas’ın oyundan çıkışıyla geldi. Burası maçın kırılma anıydı. Bordo mavili ekibin en büyük gol tehditlerinden biri devre dışı kaldı ancak Siopis’in oyuna girişiyle aslında Trabzonspor’un oynamaya çalıştığı karşılama oyununa daha uygun, fizikli ve daha iyi savunma yapabilen bir merkez yapısı kurulmuş oldu. Hatta Hamsik’in Bakasetas’ın yerine geçişiyle ilk yarının sonuna kadar eski günlerinden enstantaneler izleme fırsatı bulduk ki Trabzon’un devre sonunda attığı gol de bu anların birinde Hamsik’in attığı klas bir ara pası sonucu geldi.

Edgar Ie ve Bruno Peres gibi iki as savunma oyuncusunun eksikliğine ek olarak sol bekinde de orta saha orjinli Trondsen’in oynadığı bu takımın savunma dörtlüsünden sadece Vitor Hugo’nun bu savunma hattının birincil oyuncusu olduğu düşünülürse, Trabzonspor savunmasının Beşiktaş hücumcularına ceza sahası içinde neredeyse hiç fırsat vermeyerek inanılmaz bir iş çıkardığını söyleyebiliriz. Beşiktaş hücumundan dönen topları da toplayan taraf çoğunlukla Trabzonspor oldu. Bu noktadan bakıldığında Siopis’in oyuna girişinin olumlu tarafı bir kez daha göze çarpıyor.

Haberin Devamı

Beşiktaş tarafından bakıldığında, bu takım yaklaşık bir buçuk senedir çok iyi oynadığı bir oyun planına sahip. Savunmacıları öne çıkararak oyun boyunu kısaltan, böylece oyunu rakip sahaya yığan, ön alanda iyi pres yaparak bu bölgede top kazanan, beklerinden aldığı genişlikle ceza sahası içinde konumlanan oyuncularına boşluk yaratan, dönen topları toplayarak sürekli hücum eden böylece savunmasındaki problemleri hiç hissettirmeyen güzel bir oyun planı var. Bu planı kaliteli oyuncularla oynayınca da rakip karşı plan üretse bile yetersiz kalıyor. Ancak Beşiktaş bu maçta ne dönen topları toplayıp akın sürekliliğini yapabildi ne de beklerle oyunu genişletebildi. Bu problemlerin üstüne ara ara bulunan pozisyonlarda da rakibin hata yapmayan bir kalecisi olunca, savunmanın bireysel bir hatası dışında gol bulmak oldukça zorlaşıyor. Sergen hocanın da maç sonu dediği gibi bir değişiklik şart. Kaliteli ayaklarınız formsuz olduğunda ya da rakip yeterli bir karşı plan ürettiğinde başka bir oyununuz olmalı, kilidi bir şekilde açmanın farklı yollarını bulmalısınız. Ancak her durumda bu takıma devre arasında bir golcü şart. Bitiricilik bakımından eksikliğin yanında sayısal açıdan da yetersiz olunan bu bölge aslında sezon başı kadro planlamasında da birtakım sorunlar olduğunu gösteriyor.

Maçın sonunda gelen dramatik gol pozisyonundaysa Beşiktaş savunmasının hafif koşar tempoda savunmaya gelişi ve Umut’un Cornelius’u savunması gereken yerde, Nwakaeme’ye yardım savunmasına gelmesi, savunmadaki teknik problemlerin yanında mental problemlere de işaret ediyor. Maçtaki bir başka mental problem işaretiyse, maç sonunda Uğurcan’ın Beşiktaş taraftarıyla girdiği polemikti. Bu kadar yetenekli milli bir sporcunun böylesi iyi bir performans sonrası adeta kendini kaybetmesi hoş olmadığı kadar kendi kariyerine de zarar verebilecek türden.

Haberin Devamı

Bu maçla birlikte Beşiktaş için kriz zincirine bir halka daha eklenirken, Trabzonspor kritik bir galibiyet alarak hem kendileri için önemli bir eşiği atladı, hem de puan kaybetmesini bekleyen rakiplerine güç gösterisi yaptı. Üç derbi maçını da oynamış olmasına rağmen yollarına namağlup devam etmeleri onları bir kriz yaşamadıkları sürece sezonun en büyük favorilerinden biri yapıyor.

YORUM YAZ