MENÜ

İnsan mısınız?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Tenis tarihinin en başarılı raketleri arasındaki Serena Jameka Williams 1981, ablası Venus Ebony Starr Williams ise 1980 doğumludur.Oracene adlı annelerininönceki evliliğinden 3 kız ve 1erkek kardeşleri daha var.

Bu yazımın konusu ise 1942 doğumlu babaları Richard Williams. Onun 2014 Mayısında kitapevleriyle buluşan özgeçmişini almış ama okuyamamıştım. Son seyahatimde başucumdaydı. Özgeçmiş ve anı okumaya bayılır, hepsinden etkilenirim. Zaten işin kreması da bu. Aldığım zevki yazarak paylaşmak istedim.Güzeldir paylaşmak. Kişiyi tatmin eder.

Richard Williams çok ilginç ve aykırı bir karakter. Sefalet ve yokluk içerisinde,ırk ayırımının, kafatascılığın en hain örnekleriyle büyüyor.15’li yaşlarda en yakın iki arkadaşı işsizlik ve açlıktan bir domuz yavrusu çalıp yiyorlar.“Klu Klux Klan” denilen lanet olası sapıklar önce çocukların ellerini kesip ağılın tellerine asıyor, sonra da işkence ederek öldürüyorlar. Richard bir daha arkadaş bulmaya çalışmayacağına and içiyor. Andını hala tutuyor…

18 yaşında Luisiana’daki evinden kaçarak Chicago’ya yerleşiyor. İş buluyor. Çalışırken oradaki halk kütüphanesine “zencilerin” girmesine izin (!) verildiğini öğrenince üç günde bir her konudan yeni bir kitap bitiriyor. Birikimiyle koleje yazılıyor.

Beyaz Adam’ın kayıtsız şartsız egemenliğine yaşamı boyu karşı çıkıyor. “İnsanları paylaşımcılık yerine eşitsizliğe, adalet yerine haksızlığa, başarı yerine zavallılığa, sevgi yerine nefrete şartlarsanız onları özgüven yoksunluğuna terk edersiniz…”

Amerikan Bayrağındaki beyaz ona göre beyazların egemenliğini ve şeytani amaçlarını betimliyor. Kırmızı masumların kanını, mavi dekara derili insanların katlini simgeliyor.

Oracene ile evlendikten bir süre sonra evde televizyonda zaplarken bir tenis maçı geçiyorlar. Basketbol, beyzbol ve biraz da Amerikan Futbolu dışındaki sporları pas geçen Richard, meraklanıp kanalları geri alınca biten maçın ödül törenine denk geliyor. 25 yaşındaki Romen Virginia Ruzici adlı tenisçi kıza turnuvayı kazanmasından dolayı verilen 40 bin dolarlık çeki görüyor. Spiker “Dört günlük bir uğraş için hiç fena bir para değil” yorumunu yapıyor. O an Richard’ın kararı karar: “ İki çocuğum daha olacak ve onları tenise yönlendireceğim.” Ve başlıyor hazırlıklara…

Önce kızlara tenis-eğitiminin her köşesini kapsıyan “İş Geliştirme ve Eğitim Hazırlıkları” diye adlandırdığı 78 sayfalık bir plan hazırlıyor. Sonra da kendisi ve tüm aile fertleri için 75 sayfalık bir program ortaya koyuyor. Yanlış anlamayın tüm bu işler olurken Venus ve Serena’nın doğumuna daha 2.5 (yazıyla ikibuçuk) yıl var !

Onları büyütürken birkaç uyarlama dışında yazdıklarını harfiyen uyguluyor.

O denli gözü kara ki Los Angeles’insakin ve ortahalli bir bölgesinde(Long Beach) denize bir blok ötede otururlarken, kentin varoşlarına,Compton denilen suç ve uyuşturucu çetelerinin egemenliğindekibir gettoya taşınıyorlar. Sokak ortasında çeteler birbirlerinin kafasına sıkarken polisin tüydüğü ya da başka yöne bakmak zorunda kaldığı bu ürkünç yeregöçmesindeki neden ise daha da tüyler ürpetici. Tüm zenci şampiyonlar ve bilgeler böyle sorunlu bölgelerden çıkmışmış ! Örnek mi istiyorsunuz. İşte Muhammed Ali…İşte Malcolm X…İşte Stokely Carmichael İşte Martin Luther King.

Çeteler önünde oynamaya alışırlarsa, binlerce beyazın doldurduğu arenalarda kızlarının daha rahat edeceklerine inanıyor. Uyuşturucu ve kadın pazarlamak için kortları işyeri olarak işgal eden çete üyelerini defetmeye çalışırken önce şişleniyor. Topal kalıyor. Yetmiyor. Hastanelik olana kadar feci bir dayak yiyor. Ne kafası, ne dişleri kalıyor…Tüm kaburgalarını kırıyorlar. Dörtay sürüyor iyileşmesi. Ama misyonunu sürdürüyor.

Venus ve Serena’yaönce tenisin bir oyundan başka bir şey olmadığını aşılıyor. “Onun için adı “tenis oynamaktır” diyor. Kortların dışında sevdikleri ve aileleri ile geçirdikleri zamanın çok daha değerli olduğunu hazmettiriyor. “Onların babaları mı olacaktım, koçları mı?” diye kendisini de sorguluyor. Yanıtını çabuk buluyor: “Tenis dahil her konuda daima babaları olarak kalacaktım.”
Kendilerine yeterli olmalarını, kişinin kendisini bir şeye adamasının önemini öğretiyor. ABD Tenis Federasyonu (USTA) ve dünyanın en büyük spor pazarlama şirketini (IMG) temsil eden John Evert (meşhur Chris Evert’in abisi) kızların genç yaşta peşine düşüyor. Richard “…kızlarımın yaşamlarında, okul eğitimine olan gereksinimleri, USTA veya IMG’nin genç yıldızlara olan gereksiniminden çok daha önemli” diyerek adamları reddediyor. “İşin içinde büyük paralar olduğunu bilmeme rağmen tekliflerini kabuk etmedim. Çünkü onların istediklerini yapsaydım kızlarımı yitireceğimi biliyordum. Onlardan sevgi görüp sonra o sevgiyi paraya tahvil etmek iğrenç bir şey.”

Richard Williams hala da bu gibi kurumlarla pek iyi geçinmiyor. Onların eğitimlerini sürekli eleştiriyor. Kızlara kendi işlerinden kendilerinin sorumlu olmalarını öğretiyor. Bugün bile hem Venus hem Serena en ufak sponsorluk anlaşmasının bile her toplantısına giriyor. Hayatlarını başkalarının yönlendirmesine izin vermiyorlar. “Babamız her yaşta kendi kararlarımızı vermemizi sağladı. Her fırsatta para ve iş yönetimi konusunda eğitti.”

Dürüstlük, doğruluk, güvenilirlik ve onurun yerini hiçbir şeyin alamayacağını kafalarına sokuyor. Ama bunu normal yaşamın içinde zorlama yapmadan beceriyor. Hala ve hala maçlardan sonra kızlarıyla tenis hakkında konuşmuyor. Baskıcı dayakçıbabalardan, hırstan köpükler saçan analardan hiçhoşlaşmıyor. Venus küçükken sürekli hile yapan rakip kızın babasını kortun arkasında bir güzel benzettiğini anlatıyor…”Çocuklar önce çocukluklarını yaşamalı…Çocukluk yaşanmadan nasıl yetişkin olunamıyorsa bir çocuğun çocukluğunu yaşaması sağlanırsa, bir çocuğa gereken eğitim ve görgü verilirse o çocuk iyi bir birey olacaktır.”

İnançlı biri olan Richard Williams bakın kızları için ne diyor : “İnsanların bana gelip kızlarımın ne kadar iyi birer tenis oyuncusu olduklarını söylediklerinde kendimi başarısız addeteceğime baştan beri inanmıştım. Kızlarımın ne kadar iyi birer insan olduklarını söylediklerinde başarılı bulacaktım kendimi.”

Hoş kalın.

*Black And White – The Way I See It (Richard Williams with Bart Davis)
*Tennis Icons in Question – Edited Writings

YORUM YAZ