MENÜ

Rahat batan takım

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Hani diyorlar ya, ‘Beşiktaşlı ne zaman arkasına yaslanıp, rahat rahat maç seyredecek?’ diye. İşte o biraz zor bizce. Çünkü, avantajlı olmak bu takıma rahatsızlık veriyor galiba. Allem edip, kallem edip kolayı zora dönüştürüyorlar. Ali Tandoğan’ınki bu kaçıncı! Bu kadar formda ve takıma yararlı oynarken, bu nasıl bir çocukluk! Takımının en kritik maçta yarım saat ecel terleri dökmesine neden oluyor. Peki şampiyonluğa oynadığı söylenen Beşiktaş’ın bir kişi eksilince, bu denli karmaşa yaşaması normal mi, o da ayrı bir konu. Ve yine Rüştü... Onun gibi bir tecrübeli kaleci için elinden kaçırdığı kolay top, defansıyla anlaşamadığının bir göstergesi olamaz.
Güvenç Kurtar, farkında olduğunu belirttiği halde, Beşiktaş’ın hızlı hücumlarını ve Holosko’yu gereğinden fazla boşlamıştı. Ayrıca Fatih Egedik gibi etkili bir isimle maça başlamaması da soru işaretiydi. Özellikle de sağ kanatı ilk yarıda çok aktif kullandı Siyah-Beyazlılar. Ve Beşiktaş forveti belki de ilk kez bir maçta bu kadar etkin rol üstlendi.
Holosko, Manisa’da oynar gibi oynadı, sahanın en çalışkanı ve en verimli oyuncusuydu. Nobre de ona aynı oranda eşlik etti. Cisse’nin alışılmışın dışındaki durgunluğu, Tello’da görülen form düşüklüğü ve tabii ki Ricardinho faktörü; Beşiktaş’ın orta alanını, rakibine teslim etmesinde pay sahibiydi. Özellikle de on kişi kaldıktan sonra Siyah-Beyazlılar’ın bu yumuşak karını fazla sırıttı.
Neyse ki Ertuğrul Sağlam, durumu erken farketti ve Ricardinho-Aydın değişimi, nispeten yararlı oldu. Mustafa Kamil Abitoğlu, gördüğünü çalan anlayışıyla serinkanlı bir yönetim gösterdi.

YORUM YAZ