MENÜ

Psikoloji mi matematik mi?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Teknik direktör Mustafa Denizli, yüksek umutlar içeren mesajlarına devam ediyor... Ve üstüne de ekliyor; “Amacım camiayı psikolojik olarak etkilemek değil...”
Mustafa Denizli, iyimserlik adına daha ne kadar mesaj verirse versin, camia etkilendi bir kere... Ve de olumsuz etkilendi... Yani ileriye dönük beklentileri, Denizli’nin işbaşı yaptığı döneme göre yarı yarıya azaldı...
Futbolun, her ne kadar basit bir oyun olduğu söylense de; şekli, ezberi bir anda değişecek yapıda değil... Futbolcu ve teknik adam kesimi, sürekli “önümüze bakacağız” mesajı verir, vermesine de, taraftar kesimi geride bırakılanın çerçevesinde bir hesap yapar...
İşte o matematik sınavında Denizli başarısız oldu...
Yarışma koşullarını önemsemedi...
Rakip faktörünü dikkate almadı...
Bu arada baştan söylediği, “Kaybedilecek puan da olacaktır” yükünün Beşiktaş’a ağır geleceğini tahmin edemedi...
Hatta oyun sistemini değiştirmesinin riskini de hiç umursamadı. Beşiktaş’ın tek eksiğinin futbolcusunun yüreğindeki inanç olarak belirledi. Futbolcu kesimi en başta benimsemediği tarzda oynatılırsa, sevimsizleşir... Eğer böyle oynadığında bir de üst üste kaybederse, Mustafa Denizli’nin tek güvendiği inanç faktörü de kolay yitirilir.
Bu kısa devre arası, Beşiktaş’ın kaybettiklerini bir anda tekrar yerine koyacak zaman aralığı değil... Farklı bir hamleye izin verecek konumu da yok... Transfer desen, çok zor... Olsa da, hayrından fazla zarar getirir... Kaldı ki, Mustafa Denizli’nin saha içi patronu Matias Delgado ve İbrahim Toraman sakatlığı, Edouard Cisse de, umursamazlığı yüzünden bir müddet takımdan ayrı kalacak.
Ama gördüğümüz kadarıyla Denizli için bunların hiç birisi sorun değil. Geldiğinden çok daha elverişsiz şartlarında, ligin ikinci bölümüne hazırlanıyor ve daha çok umut saçıyor.
Bu yöntemin bizce hiç bir anlamı da yok, faydası da... Olsa olsa, 3. sayfa müdavimi Beşiktaş, birkaç gün gazetelerin 1. sayfalarına taşınır, o kadar...

YORUM YAZ