MENÜ

Fener hangi maçtaydı?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İki takımın santrforlarındaki aşırı hareketlilik ekipleri adına girilen pozisyonlarda öncü kuvvetti ilk yarıda. Tek fark Nonda’nın bitirici, Kezman’ın ise daha çok hazırlayıcı role soyunmasıydı. Onun dışında Fenerbahçe kendi yarı alanında daha fazla mesai harcama zorunluluğunda kaldı. Ona rağmen bu bölgede de içine kapanıktı. Galatasaray itekliyordu rakibini. Bu pres etkiliydi etkili olmasına ama Maldonado faktörü ile Aurelio’nun kötü gününde oluşunun da payı vardı bu esarette. Sonunda lastik, Edu ile Volkan arasında patladı. Lugano aradan sıyrıldı.
Fenerbahçe’nin ikinci yarı için hamleleri önemliydi. Zico yürümeyen orta sahasına rağmen, forvetini çiftledi. İkinci yarının ikinci bölümünden sonraki kuru sıkı Fenerbahçe baskısı, Zico’nun değişikliğinden çok Galatasaray’ın da kendi değişikleriyle skoru kabullenmesinin eseriydi. Onun ötesinde Fenerbahçe’yi, bu sezon ligde bu kadar kötü görmemiştik. Teknik açıdan değil bu tespitimiz. Bu maçın hiç bir önemi yokmuş gibi, hırs ve mücadeleden yoksun Fenerbahçe hazırlık maçlarında bile yoktu. Buna karşılık özellikle de Galatasaray savunması Emre’nin başrole soyunduğu oyunda oldukça başarılıydı. Galatasaray teknik heyetinin Nonda’yı kenara alması ne kadar saçma ise, Maldonado’nun da sahada kalması da, bir karşı misilleme olarak en az o kadar ahmakçaydı. ‘Fenerbahçe neredeyse pozisyona giremeden bir şampiyonluk maçı oynacak’ deselerdi, inanmazdık. Ama oldu işte. Bu klas gücü yüksek, hedefleri yükselmiş takım, dut yemiş bülbülü oynadı. Bu şartlarda da Galatasaray’ın amatör mücadelesi maçı almaya yetti.

YORUM YAZ