MENÜ

Terim'in yerine Ersun Yanal!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Ersun Yanal’ı milli takımdan uzaklaştırmanın en büyük gerekçelerinden biri, 2006 Dünya Kupası elemelerine gitme şansımızın, ‘yüksek beklentileri karşılamayacak düzeyde’ zayıflamasıydı! Ey ‘futbolda dün yoktur’ diyenler! Bugün de benzer bir tablo söz konusu değil mi? İspanya, Belçika, Bosna-Hersek, Estonya, Ermenistan’lı gruptan İspanya ile Türkiye’nin el ele finallere gideceği, yarışın aralarında birincilik için olacağı konusunda hemfikir değil miydi futbol otoriteleri... Bugünkü manzarada birincilik hayal, ikincilik de zora girdi gözüküyor. Diyeceksiniz ki, “Yanal’ın gitmesinin en büyük nedeni, Hakan Şükür takıntısıydı.” Ya Fatih Terim’in takıntılarına ne demeli, say say bitmez. Oynanan futboldan memnun olan bir kişi var mı, ya kadro tercihinden... Nerede sistem, nerede göze hoş gelen futbol. Hiçbiri yok. Bunlar olmadığı gibi, bir de bilinçli olarak ortalık gerim gerim geriliyor her maç öncesi ve sonrası.
O halde gündem, kesinlikle zamlı maaşla sözleşmesini uzatmak olmamalı Terim’in. Futbolda dün yoksa, davranışlarımız herkese karşı eşitse ve en önemlisi ilkeliysek, bu böyle olmalı. Özerklik Alibaba’nın çiftliği de yapmaz futbol federasyonunu, bir zümrenin kasası ya da arpalığı değil orası. Bugün yaşadıklarımız, George Orwell’in “Hayvanlar Çiftliği”ni çağrıştırıyor sanki! Hani yönetimi ele geçiren domuzların, “Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıları (domuzlar) daha eşittir” dediği gibi! Bütün teknik direktörler eşittir, ama bazıları daha eşittir misali!
***
Önce Hakan Şükür, ardından Ertuğrul Sağlam ve Ümit Davala... Üçüne de yol verildi. Üçünün ortak noktası da AK Parti’ye yakınlıklarıydı. Eylemi gerçekleştiren Galatasaray ile Beşiktaş kulüplerinin, iktidardaki AK Parti’nin adeta ağzının içine baktıkları birer stat konuları söz konusu. Tam da böyle bir dönemde, ‘Bu ne cüret’ diyesi geliyor insanın. Gelişmeleri izlemekte yarar var, bir çapanoğlu çıkabilir altından!
***
Ümit Davala’nın yerine Skibbe’nin yardımcılığına Burak Dilmen getirildi. Geçen sezon Cevat Güler’le birlikte Feldkamp’ın yardımcılığını yapan Dilmen’in, yönetimin gözü-kulağı olarak mı görev yapacağı, yoksa gerçekten Galatasaray Futbol Takımı’nın çıkarları doğrultusunda Skibbe’ye destek mi olacağı pek anlaşılamadı. Henüz!

YORUM YAZ