MENÜ

Selam olsun Mehmedim'e

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

3 gün önce 24 vatan evladını toprağa vermişsin, yürekler yaralı, gözler yaşlı. Yediğin ekmeğin tadı yok, oynanan futbolun nasıl olsun.
Maça her 2 takım da kontrollü olarak başladı. Ancak ilerleyen dakikalarda Bursaspor ayağa isabetli paslarla topa daha fazla sahip olan ve rakip kale önünde daha fazla görünen takımdı. Bu arada Glowacki’nin güme giden bir golü vardı ki, iptal nedenini anlamak için ciddi çaba sarfettim ama nafile. Bunun haricinde Burak ve Alanzinho’nun birer şutunun dışında akıllarda kalan bir pozisyonu da yoktu Bordo-Mavililer’in.
İkinci yarının hemen başında Ozan İpek’in ayağına yapışan topa, defans bir türlü müdahale edemeyince kale direği ve Tolga’nın göğsü arasında gidip gelen top Sestak’ın golü olarak filelerle buluşuyordu. Trabzonspor canlanmak için bu gölü bekliyordu sanki. Bu dakikadan sonra rakibini öyle bir baskı altına aldı ki, neredeyse her topa basarak ilk 1 saat içerisinde çalmadığı kadar top çaldı. Nitekim bunlardan birinde Serdar Aziz’in kısa geri pasını kapan Burak Yılmaz’ı, Carson yere indirince cezayı her zaman olduğu gibi yine Burak Yılmaz kesti. Bu arada Süleyman Abay’ın Carson’a gösterdiği kartın rengi, maç başından beri anlam veremediğimiz bazı kararlarının da nedenini anlatır cinstendi. Alpaslan Dedeş’e gelince. Eğer Glowacki’nin pozisyonu ofsaytsa, gol öncesinde Ozan İpek’in pozisyonu neydi?
Stadının çimlerine 2 milyon para harcayan bir takımın sol tarafına iyi bir oyuncu alması gerçekten bu kadar zor muydu? Bu soruyu da kendimize sormadan edemiyoruz. Neticede son 35 dakikada oynanan güzel futbol, atılan karşılıklı goller, yerlisiyle yabancısıyla Mehmedim’e gönderilen selamlar ve Burak Yılmaz’ın önlenemeyen yükselişi dün geceden akıllarda kalan güzel görüntülerdi.

YORUM YAZ