Spor yazarları Ankaragücü-Galatasaray maçı için ne dedi?
Spor Toto Süper Lig'in açılış maçında Galatasaray, deplasmanda ligin yeni ekibi Ankaragücü'nü 3-1 mağlup etmeyi başardı. İşte yazarların Ankaragücü-Galatasaray maçı için yazıları
Şansal Büyüka: Ben sizin Baba’nızım
Her kuşun eti yenmiyor, her balık oltaya gelmiyor, her hoca “afraya-tafraya-kaprise” boyun eğmiyor. Fatih Hoca, Süper Kupa’nın kaybının ardından “kontratlar başka, sahadaki duruş başka” dediğinde bazılarının “kemendi” yiyeceği belli olmuştu da, Gomis, Feghouli, Belhanda üçlüsünün birden “makasa” geleceği açıkçası kimsenin aklına gelmemişti.
Gomis ‘in oturduğu bir maçta Eren Derdiyok’un uzatmada gelen şık golüne kadar ortada görünmeyişini nasıl anlatalım. Eren mi etkisiz, yoksa aynı Eren topla buluşamayınca ister istemez etkisiz mi kalıyor... Ama şurası kesin:
Eren daha fazla beslenmeli... Adam oynasın oynamasın, gole yakın... Ama Onyekuru’nun henüz hazır olmayışı, Rodrigues’in son derece etkisiz kalışı, Eren’i gol yollarında “öksüz” bıraktı. Ustaların oturduğu maçta, ilk on birde yer bulan Sinan derseniz, “Ben kulübeden gelmeye alışkınım” der gibiydi.
Kabul edelim ki, Fatih Terim’in alışılmış “hızlı, rakibi boğan” oyunu henüz Galatasaray ile buluşmamış gibi... Ankaragücü golünde sol stoper ile sol savunmanın ciddi hatası var. Ancak Mokthar’ın da süper asistinin ve El Kabir’in akıllı vuruşunun hakkını verelim.
Maçın bir başka güzel hareketi de Kone’den geldi. Müthiş bir kafa golü attı Kone... Ama adresi şaşırdı, kendi kalesine vurdu. İkinci yarıda son dakikalara kadar gol de gelmeyince açıkçası maçın “seyir zevki” iyice kaçtı ve mücadele sıkıntı vermeye başladı.
Ama burada takımları mı eleştirelim, yoksa tek kelimeyle “rezil” zemini mi? Maalesef yeni sezona eski kötü alışkanlıkların aynen devam ettiğini gördük. El Kabir boynundan darbe aldı, belini tutup yere yattı. Yalçın Ayhan çok haklı bir sarı kart gördü, buna rağmen itiraz etti.
Kenan’ın oyuna girerken, çok affedersiniz attığı tükürükler adeta ekrana yapıştı. İki taraftan da yere yatan bir türlü kalkmadı. Her pozisyona itiraz geçen yıla oranla çok daha fazlaydı. Böyle olunca bu berbat zeminden “akan” değil, sıkça “duran” bir oyun ortaya çıktı.
Bu maçın iyileri derseniz Maicon’u, Serdar Aziz’i, Donk’u ve Ankaragücü savunmasından Yalçın’ı beğendiğimi söylemeliyim. Ama bu maçın kazananı, Galatasaray’dan önce Fatih Terim oldu. Takımın “Baba” larını kesip, “Bu takımda benden başka Baba yok” mesajını kesin bir ifadeyle verdi. Hani demişler ya, “Ben sizin babanızım” diye... Galatasaray forması giyip burnundan kıl aldırmayanlar umarım gereken dersi almışlardır. (Milliyet)
Rıdvan Dilmen: Zeminler skandal!
Öncelikli olarak futbol bütçemizle 6'ncı olduğumuz dünyada bu zeminlerin bu kadar ihmal edilmesinin teknik olarak bir açıklaması mutlaka vardır ama bence bir skandal. Galatasaray kötü bir zeminde oynadığı Süper Kupa maçından sonra bu deplasmana çıktı. Önceki gün oynanan Beşiktaş maçındaki kötü zeminden sonra, bu maçta da yine berbat bir zemin vardı.
Oyunun ilk yarısında Galatasaray hücum yaptığında özellikle yüksek toplarda pozisyona girdi. Ankaragücü de savunma arkasına koşu bekliyordu ve bu şekilde de bir gol attılar. İsmail Kartal'ın istediği, Fatih Terim'in ise istemediği oldu. Çünkü hep savunma arkasına atılan toplardan gol yiyorlar, üstelik bu sefer Denayer de yok. Fatih Terim muhtemelen ikinci golden sonra Maicon'a da derinlik yap demiştir.
Antrenörlerin artıları ve eksileriyle, bekledikleri ilk yarıda oldu. Bu zeminde bireysel çalım performanslarını değerlendirmek de çok kolay değil. Oyuncular da haklı olarak pas hataları yaptılar. Terim ikinci golü bulduktan sonra beşli orta saha yaptı. 4-5-1'e dönüş yaptı. Bu şekilde hem oyunu korudu hem de üçüncü golü buldu.
Takımlar kaybettikleri maçlardan sonra bazı kararlar alırlar. Örneğin Fatih Terim Akhisar maçında kaybettikten sonra sürpriz şekilde bazı oyuncuları oynatmadı. Bu durum uzun vadede kırgınlıklar yaratabilir ama kısa vadede hemen cevap alma ihtimaliniz vardır. Öyle de oldu.
Fatih Terim hiç kimsenin yeri garanti değil mesajı verdi. Video Yardımcı Hakem uygulaması da sportmenliğe aykırı hareketleri ortadan kaldırması açısından önemli. Ama yine de VAR'ı değerlendirmek için bir 7-8 hafta görmemiz gerekiyor. Neticede insanla yapılıyor. Hakemi değerlendirecek olursak da bugün harika, temiz bir maç yönetti. (Fotomaç)
Levent Tüzemen: Gomis’le barış şart
FATİH Terim'in, "Ben dahil hiç kimse G.Saray'dan daha büyük değildir" sözünün mesajı olarak Gomis, Feghouli ve Belhanda sezona kulübede oturarak başladı. Eğer rakip Ankaragücü olmasaydı G.Saray kazanabilir miydi?
Ankaragücü, uyumsuz, dengesiz haliyle bile G.Saray kalesinde ciddi pozisyonlar buldu. Galatasaray'ın sezonun ilk maçında dağınık bir Ankaragücü ile oynaması hem kazanmak hem de Terim'in operasyon yapabilme adına büyük şans oldu.
Serdar Aziz yüreğiyle oynuyor. Güzel bir gol atmasına rağmen pozisyon alma bilgisi yetersiz olduğu için rakibi hep kaçırıyor. El Kabir'in biri ofsayt olan iki golünde de Serdar pozisyon hatası yaptı. Terim bu zafiyete önlem almazsa her takım Ankaragücü gibi olmaz...
Gomis heybetiyle rakiplere korku salıyor ve mutlaka önlem aldırıyor. Terim'in oynatmamasını doğru buluyorum. Gomis'le bir barış sağlanmalı. Eren şık bir gol atmasına rağmen, ağır kalıyor. Rodrigues, Onyekuru hatta Sinan, Gomis ile oynadıklarında pas yapabilecekleri için daha verimli olur. Not: Ercan Taner'i özlemişiz. Kadife gibi anlatımıyla kulaklarımızın pasını sildi. (Takvim)
Hakan Ünsal: Galatasaray için çok rahat bir başlangıç
LEFTER Küçükandonyadis sezonunun bütün takımlara umduğunu veren, oyuncuları sakatlıktan uzak tutan ve zevkli bir dönemi barındırmasını temenni ederim. Güzel geçmesini beklediğimiz bu sezona keşke güzel sahalarla başlasaydık. Galatasaray’ın 2 resmi maçında da sahanın kötü olması şanssızlık kadar ihmali de barındırıyor.
Fatih Hoca, geçen sezondan beri beklenen seviyede oynamayan Belhanda ve Feghouli ile bu sezona başlamayan Gomis’i yanında oturttu. Ligin ilk maçından oyuncularına erken mesaj vermek istedi ama mesajı ilk alan Ankaragücülü oyuncular oldu.
Galatasaray’ın golü yedikten sonra bulduğu pozisyonlar, duran toplar ve Serdar’ın başrolde olduğu anlardı. Beraberlik sonrası daha etkili ve istekli bir takım gördük. Zeminin olumsuz etkisi oyunun her anında kendisini hissettirirken, Mariano ve Nagatomo hasarı azaltan ikili oldu.
Eren, biraz mesaj verme amaçlı oynatıldığından, biraz beklemediğinden, biraz da Yalçın-Kone arasında tek kalmasından, Henry ve Rodrigues ikilisi ile bağlantı kuramadığından maçın genelinde etkisiz kaldı ama son bölümde golünü atarak işi kurtardı. (Hürriyet)