Kan'ıksama...

Filenin Sultanları’nın İtalya’da oynadığı grup maçlarının tamamında, saygı duruşu yapıldı.

* * *

Türkiye, Azerbaycan, Hırvatistan, İtalya grubundaki maçlarda olduğu gibi İtalya’daki öbür grupta yer alan Hollanda, İspanya, Bulgaristan ve Rusya maçlarında da saygı duruşu yapıldı.

* * *

Çünkü... Bu ay, “üç” İtalyan askeri, Afganistan’da öldürüldü. Ev sahibi İtalya, bütün Avrupa’ya saygı duruşu yaptırdı.

* * *

Türkiye’de bu ay... 12 asker şehit oldu. 7 polis şehit oldu. 4 korucu şehit oldu. 1 kadın öğretmen şehit oldu. 12 öğretmen kaçırıldı. 1 polis kaçırıldı. 2’si çocuk, 1’i henüz doğmamış bebe, 6’sı kadın... 13 vatandaşımız öldürüldü.

* * *

37 insanımız kurban oldu. 13 insanımız rehin.

* * *

Süper Lig maçlarımızda saygı duruşu filan yapılmadı.

* * *

Hadi diyelim ki... Her maçta saygı duruşu yapamayız, “milli” maç olmadığı için saygı duruşu yapılmadı.

* * *

CEV Avrupa Ligi Dörtlü Finali, bu sene Temmuz ayında, Türkiye’deydi. Filenin Sultanları, turnuvanın başladığı gün Silvan’da şehit olan 13 askerimiz için saygı duruşu yapmıştı.

* * *

Cuma günü “milli” maç var. Türkiye-Almanya. Saygı duruşu yapılacak mı?

3'üncü Marco aranıyor

A Milli Futbol Takımımız’ın ön liberosu, Brezilyalı Marco Aurelio.

* * *

Filenin Sultanları’nın teknik direktörü, Brezilyalı Marco Aurelio Motta.

* * *

Bi tane de 12 Dev Adam’a Brezilyalı Marco Aurelio bulduk muydu, tamamdır bu iş!

Sana her yer Trab'son

Trabzon, İnter’i yendi.

Bizim medya memnun olmadı.

“Sürpriz” dediler.

“Tesadüf” dediler.

“Şans” dediler.

* * *

Trabzon, Lille’den puan aldı.

Lider...

Gene beğenmediler.

“Başarısız” dediler.

“Yakışmadı” dediler.

“Tatsız tuzsuz” dediler.

* * *

Halbuki, herhangi bi İstanbul büyüğü, iki maç sonunda lider olsaydı, yer yerinden oynardı. “Avrupa Fatihi” diye yazarlardı. “Muhteşem ötesi” filan derlerdi.

* * *

Yüreği Trabzon için atan bir İzmirli olarak, isyan ediyorum bu çifte standarda.

* * *

Ancak, gel gör ki...

Trabzon’daki Lille maçı için alt tarafı 5 bin bilet satışa çıkarıldı, sadece 1715’i satıldı!

* * *

15 bin kombineye rağmen, Avni Aker Stadı’nda neredeyse 10 bin koltuk boştu.

* * *

“Bize her yer Trabzon” diye atıp tutuyorsun, zahmet edip stada gitmiyorsun...

* * *

E sana alaka göstermiyor diye, İstanbul medyasına hangi hakla kızıyorsun?

Maratonu, maraton tribünü kazanır!

Sene 2008...

Avrasya Maratonu koşuldu.

40-44 yaş kategorisini “açık ara”yla Okan Güler kazandı. “Bravo” dediler. Kupa verdiler.

* * *

Ertesi gün...

Maratona katılanların ayaklarına bağlanan mikroçipler kontrol edildi. Okan Güler’in son 21 kilometreyi 59 dakika gibi “dünya rekoru”na yakın bi sürede koştuğu tespit edildi!

* * *

“Kim bu Okan Güler?” diye merak ettiler...

Başvuru formuna baktılar. Mesleğini “amigo” olarak belirtmişti. İkametgah adresi de, “Fikirtepe Trabzon Kıraathanesi”ydi.

* * *

Çünkü o...

Rambo’ydu.

Fenerbahçe’nin bazen komik, bazen trajikomik vukuatlarıyla ünlü, tatlı belası.

* * *

İlk 10 kilometreyi anca 1 saat 50 dakikada koşmuş, sahilyolunu takip edip Bakırköy’den dönmesi gerekirken, zırt diye kestirmeden karşı şeride dalmış, rakipleri daha giderken, o çoktan dönüşe geçmiş ve maratonu açık ara kazanmıştı...

Rezaletti.

* * *

Fellik fellik Rambo’yu aradılar. İki gün sonra bulabildiler. “Kupa’yı geri ver ” dediler. “Denize attım” dedi iyi mi... Üstüne para istedi! “Birincilik ödülü olarak bana 60 bin dolar vermeniz lazım, verin bana 60 bin doları, ben de size kartondan kupa yapıp vereyim” dedi.

* * *

Yetkililer baktı ki, çare yok, yanlışlıkla Rambo ’ya verdikleri kupayı bulamıyorlar... 40-44 yaş kategorisinin gerçek birincisi Kemal Ünev ’e verebilmek için mecburen yeni kupa yaptırdılar.

* * *

Ve, 2011...

Avrasya Maratonu 16 Ekim’de koşulacak.

İnternetteki yazışmalara bakılırsa, en az 40 bin Fenerbahçe taraftarı katılacak.

* * *

Başta, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın... Allah tüm yetkililere şimdiden sabır versin... Çünkü, bi Rambo’yla başa çıkılamamıştı, 40 bin Fenerli’yle kimbilir neler olacak.

1'e 100 veririm

Alex Ferguson isyan etmiş, İngiltere’deki lig fikstürünü yayıncı kuruluş belirliyormuş.

* * *

Bizim sarı basın kartlı futbol otoriteleri, mevzunun hemen üstüne atladı tabii... Vay efendim, bizde de böyleymiş, skandalmış, Federasyon teslim olmuşmuş filan.

* * *

İddia ediyorum...

* * *

Lig TV bassın parayı, “skandal” diye bağıran otoritelerimize üç kuruş fazla maaş versin.. “Skandal” diye bağıran otoritelerimiz, çalıştıkları gazeteyi-televizyonu anında bırakıp, Lig TV’de stajyer muhabir bile olmaya razı olmazlarsa, yüzüme tükürün.