Aykut Kocaman transfer istedi

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, düzenlediği basın toplantısında şu ifadeleri kullandı:

“Herhalde şunun farkındasınızdır: Beklentileri fazla olan cümleler kurarım. Ne olursa saha içerisinde en iyisi olacağımıza inanıyorum. Kişisel olarak elimdeki oyuncu grubuna güvenim sonsuz. Son ana kadar bu yarışı kovalayacak güçte ve kudrettedir Fenerbahçe. Grup gücünün birbirini tamamlayan, iten organize bir grup gücünün daha önemli olduğunu düşünüyorum. Bunu elde etmek çok kolay değil. Milim milim büyür. Yönetim kadrosunun, teknik kadronun ve oyuncu grubunun birbirine güven duymasıyla büyür. Ancak bu, transfer olmasını istemiyorum anlamına gelmesin.”

‘Maliyetler çok yüksek’
“Kağıt üzerinde baktığımızda Trabzonspor, Başakşehir, Beşiktaş gibi takımlarla oynayacağız. İlk 6 haftada ciddi zorlu bir periyot var. Yönetime transferle ilgili düşüncelerimizi açıkça söylüyoruz ama öbür taraftan 6 hafta içinde şampiyonluk isteyen takımlarla oynayacağız. Gelen oyuncu üst seviyede olmalı ki uyum süreci yaşamadan takıma katkılı olsun. Bunun maliyetini söylemeye gerek yok. 15-20´li rakamlara gidiyor. Olursa başımızın üzerinde ama öbür taraftan beraber olduğum oyuncu grubunun oyununu ve enerjisini, yukarı çıkarabilecek formülü aramakla geçiyor.”

‘Galatasaray yine iyi başlayabilir’
"Ligi bir ekibin domine etmesi kolay gözükmüyor. Belki Galatasaray benzer bir çıkış yaparsa ön alabilir ama fikstür önemli. Küçük de olsa bu ihtimal olabilir ama bir takımın alıp götürmesi kolay değil. İlk 9 takım birbirlerinden her yerde her şekilde puan alabilirler gibi gözüküyor. Bunun böyle gittiğini varsayarsak sezon sonu puan 77´nin altı olur. Şu an itibariyle 75´in altına inecek bir lig gibi gözüküyor. 51 puanlık maratona giriyoruz. Puan kayıpları olacaktır. Birkaç puan kaybı olduktan sonra çöken takımlar bu yolda olamayacaklar. Esas olan ise kuvvetli bir orta mesafeci olabilmektir. Temel hedefimiz varış çizgisine herkesten önce varmak. Kazanma bu işin en önemli taraflarından bir tanesi.”

‘Kafamdaki takımda Ozan’ı düşünmedim’
"Ozan’la ilgili anlatmaya çalıştığım şuydu: Tüm oyuncularla diyaloğum var. Her konuştuğum şeyi kamuoyuna anlatmanın da anlamı yok. Özel görüşmeler sonuçta. Herkesi ilgilendiren tarafına geldiğimizde ise ikinci yarıda takımı götürmek istediğim yerde Ozan’ı düşünmedim. Dolayısıyla böyle karar verdik. Oyuncuyu kötülemek, karalamak değil, Fenerbahçe´nin menfaatlerinde bir karar oldu. Oyun anlamında Ozan´dan faydalanamayacağımı gördüm, kendisi açısından bir an evvel karar vermesi açısından bu kararı aldık. Ben özel hayata girmem; saçmalık. Disiplin olarak son dönemlerde birkaç benzetme gördüm. Magath falan, yok böyle bir şey. Disiplin ile ilgili saygısızlık olursa bu göğüsleyeceğim bir şey olamaz. Ozan’la ilgili bir karar verdim, doğru mu, yanlış mı bilmiyorum. Bu kararın sorumluluğunu her zaman taşırım.”

‘Valbuena harika bir oyuncu ama...’
"Valbuena gayret ve yapma çabası olursa harika bir oyuncu. Öbür taraftan takım olgusunun dışına doğru taşarsa Valbuena veya herhangi bir oyuncu, benim kimyam orada bozuluyor. Bireysel kalitesi yüksek oyuncuları seven bir yapım var. Bu takım sahada bir orkestra. Herkes enstrümanını en iyi şekilde çalsın aynı müziği çıkarmak zorundayız. Öbür türlü kakofoni oluyor. Bireysel katkı oyuncuların asli görevi. Kendi istekleri doğrultusunda yapmamalılar. Uyumlu bir takım olmak istiyoruz. Meslek aidiyeti, oyunun doğrularına olan ısrarım ve kendimizi hizmet ettiğimiz Fenerbahçe ailesi için doğrusu bu.”

‘Eljif şapkadan tavşan çıkaramaz’
"Eljif Elmas henüz 18 yaşına girdi. Bu oyuncuyu kurtarıcı olarak lanse etmek kulübe de bana da oyuncuya da zarar veriyor. Şapkadan tavşan çıkaran bir oyuncu değil. Bu yeteneklerini sürdürürse harika bir takım oyuncusu olacak. Oğuz Kağan´dan da Eljif´ten de beklentim; 1.5-2 sene sonra Fenerbahçe´nin ana iskelet kadrosunda yer alacağını düşünmekteyim, oraya götürmek daha makul.”

‘Bu kez farklı olacak’
"İlk devreyi Konyaspor galibiyetiyle kapatsak, ikinci yarının ilk 6 haftasındaki zorluk derecesi yüksek maçlar oynayacağımız dönemde faydalı olacaktı. Son dönemle ilgili fazla serzenişte bulunmamamız lazım. Bu süreçte en çok beklediğimiz, bu aranın gelmesiydi. Bu tarafından bakıldığında çalışmalar bize şunu gösterdi: Sezon başındaki takımla şu an ciddi fark oldu. Bu önemli bir avantaj. Burada hazırlık kampımızın ardından kupada İstanbulspor ve telafisi olmayan Göztepe maçını oynayacağız. Oynama ihtimali yüksek olan grupla ilk kez bu kadar yan yana geldik. Bardağın dolu tarafından bakan birisiyim. Sezona başlangıcımız ile ikinci yarıya başlangıcımız farklı olacak.”

‘Makul olan gerçekleşse lider olabilirdik’
"Birbirini tamamlayan grup ligde ön alacak. Ortalamamızın üzerinde sakatlık sıkıntısıyla karşılaştık. İkinci yarıda bu düşerek devam edecektir. Bu antrenman temposuna, içeriğine alışma da zaman isteyen bir şey. Sakatlıklar oluyor. Cezalardan dolayı çeşitli kadrolarla sahaya çıktık. Çok olağan bir durumdu. Konya maçında Valbuena´nın 90+4. dakikanın 30. saniyesinde gol olacak şutunu Serkan kurtardı. Makul olan gol olmasıydı. Aynı şekilde Kasımpaşa-Başakşehir maçında Trezeguet´nin vuruşunda Volkan Babacan gözlerini kapadı ve top göğsüne çarptı. Yüzde 85 gol olma ihtimali yüksek pozisyonlardı. O kadar travmadan sonra bu takımın geldiği yer burası. Geldiğimiz yer 1 tane vuruştu. Makul olan gerçekleşseydi, lider olma ihtimalimiz vardı. Ligin böyle olduğu zamanda takım olma duygusu olan bir gruba gidebilirsek ön alacağız. Bunu yapabilen önde olacak.”

‘Topal&Souza yetenekliler’
"Dikine oynamak oyunun parçalarından biri. Tüm oyunu savunma ya da hücum üzerinden anlatmak nasıl yanlışsa, dikine oynama şekli de öyle. Bu kelimeyi alaycı şekilde olması için değil bu şekilde anlatılmasının yanlış olduğunu anlatmak için söylüyorum. Bir çok değişkene dikkat ederken diğer taraftan oyuncuların verdiği reaksiyon çok önemli. Osmanlıspor maçından sonra Topal-Souza´ya döndük. Bu oyuncular beraber 10 maç oynamış, en çok gol attığımız, en az gol yediğimiz oyuncular bunlar. En çok puan ortalamasını yakalamışız: 2.4. Topal da Souza da çeşitli yetenekleri olan 2 oyuncu ki Fenerbahçe´deler. Onlara kendi yeteneklerine uygun rol vermeye çalışıyorum.”