MENÜ

Deaflympics'in tarihi ondan soruluyor

Deaflympics 2017’yi takip etmek için Samsun’da bulunan basın mensuplarından biri Rafael Pinkhasov Pinchas. Aynı zamanda bir akademisyen olan Pinchas, Deaflympics tarihiyle ilgili bugüne kadar yazılmış en kapsamlı kitaplardan birinin sahibi.

Deaflympics'in tarihi ondan soruluyor

Deaflympics 2017’yi takip etmek için Samsun’da bulunan basın mensuplarından biri Rafael Pinkhasov Pinchas. Aynı zamanda bir akademisyen olan Pinchas, Deaflympics tarihiyle ilgili bugüne kadar yazılmış en kapsamlı kitaplardan birinin sahibi.

O zamanlar Sovyetlere dahil olan Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te doğan 60 yaşındaki Rafael Pinchas, 46 senelik çalışmalarını “History of Deaflympic Games” kitabında topladı. 2014’te tamamladığı ve Deaflympics’in 90. yıl dönümüne ithafen yazdığı kitap, o seneye kadar yapılmış tüm yaz ve kış Deaflympics’lerini barındırıyor. Deneyimli arşivci, “Spora ilgim çocuk yaşta başladı ve o yaşlarda çok fazla sporla ilgilendim. Güreş, atletizm vs. Ancak 7 yaşında satranca başladım. 12 yaşında satranç dalında Özbekistan’da büyük başarılar elde ettim, hatta gazetelerde ismim dahi çıkmıştı. Daha sonra Amerika’ya taşınmamla birlikte akademik eğitimimi Gallaudet Üniversitesi’nde tamamladım ve aynı üniversitede İngilizce ve işaret dili dersleri verdim.” dedi.

Daha önce yaz ve kış olmak üzere toplam 18 olimpiyatı yerinde izleyen Pinchas, Samsun’daki planlama ve tesisleri çok iyi bulduğunu belirtirken, “Katılımın çok olması Samsun’u en iyi olmaya taşıyabilir. Türkiye reklamını çok iyi yapmış. Ayrılan bütçe muazzam. Tayvan’da ortalama bir bütçe vardı mesela” diye konuştu.

“97’DEKİ ŞAMPİYONLUK, 2002 DÜNYA ÜÇÜNCÜLÜĞÜNÜ TETİKLEDİ”

1997’deki oyunlarda futbol dalında Türkiye’nin altın madalyaya ulaşmasının ardından yapılan kutlamaları unutamadığını sözlerine ekleyen Pinchas, “Ben 1997’deki olimpiyatlardaydım, Türkiye orada futbolda finale çıkmıştı. Favori olmamasına karşın finali kazanarak altın madalyaya uzandılar. Oradaki coşkuyu hala hatırlıyorum. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de o kafiledeydi, kitabımda var bu bölüm. Türk insanı futbolu çok seviyor. Bence, 1997 senesindeki bu şampiyonluk, 2002 Dünya Kupası’ndaki üçüncülüğü de tetikledi” diye konuştu.

Haberin Devamı
YORUM YAZ