MENÜ

Elvir Baliç: Real Madrid'de depresyona girdim

Bir dönemin efsane isimlerindendi Elvir Baliç. Türkiye'de Bursaspor, Fenerbahçe ve Galatasaray'da forma giyen Baliç, yıllar sonra teknik direktör olarak çıktı karşımıza. Geçtiğimiz haftalarda PTT 1. Lig ekiplerinden Kardemir Karabükspor'a imza atan çiceği burnunda teknik adamla, hedeflerini ve geçmişi konuştuk.

Elvir Baliç: Real Madrid'de depresyona girdim

Uzun yıllar sonra tekrar Türkiye'desiniz. Nasıl, bıraktığınız gibi mi her şey?

Birçok konuda değişiklikler olmuş. Ama ben özellikle spordaki gelişmeleri takip ediyorum. Son yirmi yılda ciddi yatırımlar yapıldı. Türkiye şuanda Avrupa'yla yarışabilecek bir konuma geldi.

Bosna milli takım antrenör yardımcılığı yapıyordunuz, yeniden neden döndünüz Türkiye'ye?

Aslında dönme gibi bir durum olmadı. Çünkü zaten İstanbul'da yaşıyorum. Sadece son 6 yıl Bosna Milli Takımı'nda yardımcı antrenör olarak çalıştım. Bosna'ya gidip geliyorum. Bütün ailem orada ama ben İstanbul'dayım. Türkiye'de bir gün mutlaka bir takımı çalıştıracağımı biliyordum, öyle de oldu.

Karabükspor'a gidişiniz nasıl oldu?

Geçen sene farklı takımlar temasa geçmişti ama ciddi anlamda Karabükspor'dan teklif geldi. Konuştuk, anlaştık.

Daha önce Karabük'e gitmiş miydiniz peki?

Evet, 1996'da, Bursaspor'da 1998'de de Fenerbahçe'de oynarken deplasmanag itmiştik. Çok gelişmiş Karabük.

Henüz çok yeni ama ortam nasıl, alıştınız mı?

Alıştım ama tatlı bir heyecan var. Bir an önce maçlara çıkalım, başarılı olalım vs. istiyorum. Bir hafta oldu ama o kadar güzel bir ortam buldum ki. Hem oyuncular hem yönetim çok sıcak karşıladılar. Çok mutluyum. Şuan tek istediğim, çok çalışmak ve başarılı olmak. Çünkü bu Türkiye'deki ilk teknik direktörlük deneyimim, kendimi ispat etmem gerekiyor. İlerisi için bu çok önemli. Bu seneki hedefimiz süper lige çıkmak. Bunun için çabalıyoruz. İnşallah başaracağız.

Milli takım büyük bir tecrübe olmuştur size.

Kesinlikle. A milli takım oyuncularıyla çalışmak hem kolaydır, hem zordur. 6 sene içinde çok şey öğrendim. Ve artık tek başıma bir takım yönetebileceğimi düşündüm. Bu konuda da kendime güvenim sonsuz.

Saffet Susiç ile birlikte çalıştınız. Nasıl bir hocaydı Susiç?

Evet, Bir buçuk yıl önce beraber ayrıldık milli takımdan. Şuanda Fransa'da ikinci ligde bir takımı çalıştırıyor. Çok sevdiğim biri. Futbolcuyken idolümdü. Yıllar sonra beraber çalışmak nasip oldu. Müthiş bir insandır. Onun gibi biriyle çalışmak büyük şanstı benim için.

Fenerbahçe var mı hayallerinizde?

Ben her zaman, her şeyin adım adım olması taraftarıyım. Tecrübe önemli. Benim futbolculuk kariyerimde de böyle oldu. Bursa'da kendimi ispatladıktan sonra İstanbul'da bir takıma gitmeyi hayal etmiştim. Fenerbahçe'ye transfer oldum. Sonra da Real Madrid'e. Hayat ne getirir, bilemeyiz ama. Bu işte de aynı şekilde düşünüyorum. Yani bu sene buradayız. Seneye ne olur ne biter, bilemem. İnanın şuan sadece Karabükspor'u düşünüyorum. Ama ileride neden olmasın? Avrupa'da bir takım bile olur. Ama şimdi sadece Karabük'e konsantreyim. Burada başarılı olmam lazım. Çok hırslıyım ve çok istiyorum başarmayı. Bunu başarırsam başka kapılar açılır zaten.

Adaşınız Boliç ne yapıyor, görüşüyor musunuz?

Elbette, çok iyi arkadaşım kendisi. Ama uzun zamandır bir araya gelemedik çünkü o Bosna'ya döndü. Futbolu tamamen bıraktı. İnşaat ve restoran gibi işlerle uğraşıyor. Futboldan bayağı soğudu.

Profesyonel bir ses sanatçısı kadar güzel bir sesiniz var. Siz neden bırakmadınız futbolu?


(gülüyor) Amatör olarak hep müzik vardı hayatımda. Hala da ilgileniyorum. Ama profesyonel olarak yapmayı düşünmedim. Çok zor ve yoğun tempolu bir iş.

Bu arada ikinizin de ismi Elvir. Ne demek?

Anlamı yok. Bizde her ismin bir anlamı olmuyor.

Futbol oynadığınız dönemde evlenmiş, birkaç sene sonra boşanmıştınız.

(gülüyor)Sonra tekrar evlendim ve tekrar boşandım. Şuan yalnızım.

Henüz 18 yaşındayken milli maçlar vesilesiyle dünyayı gezmişsiniz. En çok hangi ülke iz bıraktı?

O dönem dünyayı gezdim ama çok mutsuzdum. Çünkü ülkemde savaş vardı ve ailemden haber alamıyordum. Maçlarda aklım hep onlardaydı. Bu arada daha çok Uzak Doğu ülkelerine gittim. Mutlaka görülmesi gereken yerler ama ben her zaman Avrupa'da yaşama taraftarıyım. Beni en çok etkileyen ülke ise Brunei. Minicik bir ülke ama herkes çok zengin. Camiler falan altından yapılmış.

Bursaspor yuva, Fenerbahçe stres, Real Madrid depresyon…

Bursaspor'un bendeki yeri ayrıdır. Yuvam gibiydi. Bosna'dan çıkıp ilk Bursa'ya geldim. Bütün heyecanları orada yaşadım. Orada isim yaptım. Taraftarı, şehri hala unutamıyorum. Her zaman ziyaret ederim. Ailem de Bursa'yı çok seviyor.

Fenerbahçe transferim biraz olaylı olmuştu. Çok stresli bir dönemdi. Üzerimde ciddi baskı vardı. Bir diğeri de Real Madrid. Bonservis olarak çok büyük bir transferdi. Herkesin benden beklentisi o kadar yüksekti ki. O kadar baskı altındaydım ki, o transferi gerçekleşir gerçekleşmez sezon henüz başlamadığı için hemen Bosna'ya gittim. Bir ay orada kaldım. Her şeyden uzaklaşmak istedim.

Madrid kariyerimdeki en zor dönemdir. Rekor bir transferle, büyük ümitlerle gelmiştim. Kendimi ispat etmeyi çok istiyordum, iyi işler yapabileceğime inanıyordum. Kampta, hazırlık maçlarında çok iyiydim. Ama daha lig başlamadan çapraz bağlarım koptu. 6 ay uzak kaldım. O ara hoca değişti, sıkıntılar yaşandı. Toparlanmam çok zor oldu. Ayrıca Madrid dünyanın en büyük kulüplerinden, böyle bir yerde kimsenin sizi bekleme, sabretme gibi bir derdi yok. Böyle bir lüksünüz yok. O yüzden forma şansı bulamadım. Bunalıma girdim. Kendimi çok yalnız hissettim. Yeni bir ülke, dil bilmiyorsunuz, müthiş bir beklenti sonrası sakatlık vs. Dışlanmış gibi hissettim. Ailem çok büyük destek verdi ama hırs, bir an önce sahalara dönme isteği beni çok yordu. Hayatımın en zor zamanlarıydı.

BANA HALA GALATASARAY'I SORUYORLAR, HAYRET EDİYORUM


Fenerbahçe'de forma giymiş bir oyuncu olarak Galatasaray'a gidişim deyim yerindeyse olay olmuştu. O dönem hakkımda bir söylenti çıkardılar. Neymiş efendim "Galatasaray'a gidersem kefen giyerim!" demişim. Defalarca açıklamama rağmen, yıllar geçmiş bana hala "Böyle bir şey söyledin mi?" diye soruyorlar, şaşırıyorum. Asla ve kesinlikle söylemedim.

(Zaman)

Haberin Devamı
YORUM YAZ